Luggage İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Luggage İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Luggage İle İlgili Cümleler

Luggage: bagaj

  1. I need to pack my luggage before leaving for the airport. (Ben havaalanına gitmeden önce bagajımı hazırlamam gerekiyor.)
  2. The airline lost my luggage, and I had to wait for three days to get it back. (Hava yolu şirketi benim bagajımı kaybetti ve geri almak için üç gün beklemek zorunda kaldım.)
  3. My luggage was too heavy, and I had to pay an extra fee at the check-in counter. (Bagajım çok ağırdı ve check-in kontuarında ek bir ücret ödemek zorunda kaldım.)
  4. The hotel bellboy helped me carry my luggage to my room. (Otel kapıcısı benim bagajımı odama taşımama yardım etti.)
  5. I forgot my passport in my luggage, and I had to open it in front of the customs officer. (Pasaportumu bagajımda unuttum ve gümrük memuru önünde açmak zorunda kaldım.)
  6. My luggage got damaged during the flight, and I had to file a complaint with the airline. (Uçuş sırasında bagajım hasar gördü ve havayolu şirketiyle şikayette bulunmak zorunda kaldım.)
  7. The luggage compartment on the bus was too small for my suitcase. (Otobüsteki bagaj bölmesi benim valizim için çok küçüktü.)
  8. My luggage tag had the wrong address, and my suitcase was delivered to the wrong hotel. (Bagaj etiketim yanlış adresi içeriyordu ve valizim yanlış otele teslim edildi.)
  9. I always pack a small bag in my luggage in case I need it for day trips. (Her zaman günübirlik geziler için ihtiyaç duyarsam bagajımda küçük bir çanta taşırım.)
  10. The airport security officer asked me to open my luggage for inspection. (Havaalanı güvenlik görevlisi inceleme için bagajımı açmamı istedi.)
  11. My luggage was delayed, and I had to buy some clothes to wear until it arrived. (Bagajım gecikti ve gelene kadar giymek için bazı kıyafetler satın almak zorunda kaldım.)
  12. I always put a lock on my luggage to keep it safe during the flight. (Uçuş sırasında bagajımın güvenliği için her zaman bir kilit kullanırım.)
  13. The luggage carousel at the airport was crowded, and it took me a while to find my suitcase. (Otelde check-in yapmadan önce çantalarımı bırakabileceğim bir bagaj depolama odası vardı.)

    1. I accidentally left my laptop in my luggage, and it got damaged during the flight. (Laptopumu yanlışlıkla bagajımda unuttum ve uçuş sırasında hasar gördü.)
    2. The luggage trolley at the airport was broken, and I had to carry my bags by hand. (Havaalanındaki bagaj arabası bozuktu ve çantalarımı el ile taşımak zorunda kaldım.)
    3. The airline provided me with a new suitcase after they lost my original luggage. (Hava yolu şirketi orijinal bagajımı kaybettikten sonra bana yeni bir valiz sağladı.)
    4. I always check the weight limit for luggage before packing to avoid paying extra fees. (Ek ücret ödememek için her zaman bagaj için ağırlık limitini kontrol ederim.)
    5. The airport staff put a fragile sticker on my luggage because I had some delicate items inside. (Havaalanı personeli bagajımda hassas malzemeler olduğu için kırılabilir etiketi koydu.)
    6. My luggage got stuck on the conveyor belt at the baggage claim, and I had to wait for someone to free it. (Bagajım bagaj alımında konveyör bandına takıldı ve birinin onu kurtarması için beklemek zorunda kaldım.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.