Lobster İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lobster İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lobster Nedir?

Lobster, kabuklu deniz hayvanlarından biridir ve birçok yemek tarifinde kullanılır. Genellikle denizlerde ve okyanuslarda bulunur ve ünlü bir deniz ürünüdür.

Örnek cümleler:

1. I ordered a delicious lobster dish at the seafood restaurant. (Deniz ürünleri restoranında lezzetli bir ıstakoz yemeği sipariş ettim.)
2. The fisherman caught a giant lobster in the deep sea. (Balıkçı derin denizde devasa bir ıstakoz yakaladı.)
3. Lobsters are often served with butter and lemon. (Istakozlar genellikle tereyağı ve limon ile servis edilir.)
4. The lobster tank at the grocery store was full of live lobsters. (Marketin ıstakoz tankı canlı ıstakozlarla doluydu.)
5. It’s important to cook the lobster properly to avoid food poisoning. (Gıda zehirlenmesinden kaçınmak için ıstakozu doğru şekilde pişirmek önemlidir.)
6. She wore a lobster-shaped necklace to the beach party. (Plaj partisine ıstakoz şekilli bir kolye takmıştı.)
7. The lobster meat was tough and overcooked. (Istakoz eti sert ve fazla pişmişti.)
8. We had a romantic dinner and shared a lobster for two. (Romantik bir akşam yemeği yedik ve iki kişilik bir ıstakoz paylaştık.)
9. He spent a fortune on a rare lobster at the seafood market. (Deniz ürünleri pazarında nadir bir ıstakoz için bir servet harcadı.)
10. The chef prepared a lobster bisque soup for the appetizer. (Şef, aperatif için ıstakoz çorbası hazırladı.)
11. The lobster’s bright red color made it stand out in the seafood platter. (Istakozun parlak kırmızı rengi, deniz ürünleri tabağından sıyrılmasını sağladı.)
12. My favorite seafood dish is lobster tail with garlic butter sauce. (En sevdiğim deniz ürünleri yemeği, sarımsaklı tereyağı soslu ıstakoz kuyruğudur.)
13. Lobster is a delicacy in many cultures and is often served at special occasions. (Istakoz, birçok kültürde bir lezzet olarak kabul edilir ve genellikle özel günlerde servis edilir.)
14. The lobster trap was baited with fish heads. (Istakoz tuzakları balık kafası ile yemlendi.)
15. The lobster season in Maine starts in early July. (Maine’deki ıstakoz sezonu Tem

muz ayının başında başlar.)
16. The lobster roll is a popular New England dish. (Istakozlu sandviç, popüler bir New England yemeğidir.)

17. She carefully cracked open the lobster shell to get to the meat inside. (Istakoz kabuğunu dikkatlice kırdı, içindeki ete ulaşmak için.)
18. He wore a lobster costume for Halloween. (Halloween için ıstakoz kostümü giydi.)
19. The seafood restaurant had a lobster special on the menu. (Deniz ürünleri restoranı menüsünde ıstakoz özel bir yemek sunuyordu.)
20. She couldn’t resist the lobster tail and ordered it for dinner. (Istakoz kuyruğuna dayanamadı ve akşam yemeği için sipariş etti.)