Loathe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Loathe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Türkçe Anlamı:

Loathe, yoğun bir nefret ya da tiksinme duygusu ifade eden bir fiildir.

Örnek Cümleler:

1. I loathe waking up early in the morning. (Erken kalkmaktan nefret ederim.)
2. She loathes doing housework. (Ev işlerini yapmaktan tiksinir.)
3. The thought of eating sushi makes me loathe it. (Sushi yemek düşüncesi beni tiksinç hissettirir.)
4. He loathed the idea of going to the party. (Partiye gitme fikrinden nefret etti.)
5. They loathe each other. (Birbirlerinden tiksinirler.)
6. The smell of cigarette smoke makes me loathe it. (Sigara dumanı kokusu beni tiksinç hissettirir.)
7. She loathes her ex-husband. (Eski kocasından nefret eder.)
8. I loathe being stuck in traffic. (Trafikte sıkışıp kalmaktan nefret ederim.)
9. He loathed the taste of brussels sprouts. (Brüksel lahanasının tadından nefret etti.)
10. The politician is loathed by many people. (Politikacı birçok insan tarafından nefret ediliyor.)
11. She loathes going to the dentist. (Dişçiye gitmekten tiksinir.)
12. I loathe cleaning the bathroom. (Banyo temizliğinden nefret ederim.)
13. He loathed the thought of public speaking. (Halka açık konuşma fikrinden nefret etti.)
14. The children loathe eating vegetables. (Çocuklar sebzeleri yemekten tiksinirler.)
15. She loathes going to the gym. (Spor salonuna gitmekten tiksinir.)
16. I loathe doing laundry. (Çamaşır yıkamaktan nefret ederim.)
17. He loathed the idea of moving to a new city. (Yeni bir şehre taş

    ınma fikrinden nefret etti.)

18. The company’s policies are loathed by its employees. (Şirketin politikaları çalışanları tarafından nefret ediliyor.)
19. She loathes spiders. (Örümceklerden tiksinir.)
20. I loathe taking public transportation. (Toplu taşımayla seyahat etmekten nefret ederim.)