Liquid İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Liquid İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Liquid İle İlgili Cümleler

Liquid kelimesi Türkçe’de “sıvı” anlamına gelir. Aşağıda, “liquid” kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımıyla ilgili örnek cümleler verilmiştir:

  1. I spilled liquid on my shirt. (Gömleğime sıvı döktüm.)
  2. Water is a liquid at room temperature. (Su, oda sıcaklığında bir sıvıdır.)
  3. The liquid in the bottle was blue. (Şişedeki sıvı maviydi.)
  4. She poured the liquid into the container. (Sıvıyı kapaklı kutuya döktü.)
  5. The company produces liquid soap. (Şirket sıvı sabun üretir.)
  6. The liquid was too hot to touch. (Sıvı dokunulacak kadar sıcaktı.)
  7. The scientist analyzed the liquid in the test tube. (Bilim adamı deney tüpündeki sıvıyı analiz etti.)
  8. The juice was a sweet liquid. (Meyve suyu tatlı bir sıvıydı.)
  9. He used a dropper to add liquid to the mixture. (Karışıma sıvı eklemek için damlalık kullandı.)
  10. The liquid nitrogen caused the flower to freeze. (Sıvı nitrojen çiçeğin donmasına neden oldu.)
  11. The liquid flowed down the drain. (Sıvı lavaboya doğru aktı.)
  12. He drank a bottle of liquid nutrition. (Bir şişe sıvı besin içti.)
  13. The oil refinery processes liquid petroleum. (Petrol rafinerisi sıvı petrol işler.)
  14. The liquid in the fountain was dyed green. (Çeşmedeki sıvı yeşil boyayla boyanmıştı.)
  15. The liquid in the swimming pool was murky. (Yüzme havuzundaki sıvı bulanıktı.)
  16. The liquid soap was in a dispenser on the sink. (Sıvı sabun lavaboda bir dispenserda idi.)
  17. The liquid medication had to be refrigerated. (Sıvı ilaç buzdolabında saklanmak zorundaydı.)
  18. The liquid spilled out of the broken bottle. (Kırık şişeden sıvı döküldü.)
  19. He poured the liquid into a glass and drank it. (Sıvıyı bir bardağa döktü ve içti.)
  20. The liquid metal hardened as it cooled. (Sıvı metal soğuduğunda katılaştı.)

More Sentences with “Liquid”

  1. The liquid eyeliner made her eyes stand out. (Sıvı eyeliner, gözlerini ön plana çıkardı.)
  2. The liquid in the fountain was sparkling. (Çeşmedeki sıvı pırıl pırıldı.)
  3. The artist used liquid paint to create a watercolor effect. (Sanatçı su boya etkisi yaratmak için sıvı boyalar kullandı.)
  4. The liquid soap dispenser was empty. (Sıvı sabun dispenserı boştu.)
  5. He added a few drops of liquid detergent to the washing machine. (Yıkama makinesine birkaç damla sıvı deterjan ekledi.)
  6. The liquid nitrogen was used to freeze the food. (Sıvı nitrojen yiyecekleri dondurmak için kullanıldı.)
  7. The liquid chocolate was smooth and creamy. (Sıvı çikolata pürüzsüz ve kremsi idi.)
  8. The mechanic checked the levels of all the liquids in the car. (Tamirci arabadaki tüm sıvıların seviyelerini kontrol etti.)
  9. The liquid foundation provided a smooth base for her makeup. (Sıvı fondöten, makyajı için pürüzsüz bir taban sağladı.)
  10. He spilled liquid all over the floor. (Tüm zemine sıvı döktü.)

Bu örnek cümlelerde, “liquid” kelimesi sıvı anlamıyla kullanılmıştır. Sıvı, su, yağ, gaz, boya, ilaç gibi farklı formlarda bulunabilen bir madde türüdür ve bu cümlelerde değişik şekillerde kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.