Lash İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Lash (Kirpik) İle İlgili Cümleler
Lash, Türkçe’de “kirpik” anlamına gelmektedir. İşte 20 örnek cümle:
- I love how long and thick her lashes are. (Onun kirpikleri ne kadar uzun ve kalın, bayılıyorum.)
- She wore false lashes to make her eyes look bigger. (Gözlerini daha büyük göstermek için sahte kirpik taktı.)
- His lashes were so short and sparse that they were barely visible. (Onun kirpikleri o kadar kısa ve seyrek ki neredeyse görünmezlerdi.)
- She applied mascara to her lashes to make them look darker. (Kirpiklerine rimel sürerek onları daha koyu gösterdi.)
- He had a habit of pulling out his lashes when he was stressed. (Stresli olduğunda kirpiklerini koparma alışkanlığı vardı.)
- Her lashes fluttered when she laughed. (Kahkaha attığında kirpikleri çırpındı.)
- She blinked her long lashes at him, trying to be flirtatious. (Ona flörtöz davranmak için uzun kirpiklerini göz kırptı.)
- His lashes cast shadows over his cheekbones. (Onun kirpikleri yanak kemiklerinin üzerine gölgeler düşürdü.)
- She used an eyelash curler to give her lashes a dramatic lift. (Dramatik bir kaldırma efekti için kirpik maşası kullandı.)
- He brushed his lashes with a clean mascara wand. (Temiz bir rimel fırçasıyla kirpiklerini taradı.)
- Her lower lashes were longer than her upper lashes. (Alt kirpikleri üst kirpiklerinden daha uzundu.)
- She had a small clump of lashes missing in the corner of her left eye. (Sol gözünün köşesinde küçük bir kirpik teli eksikti.)
- His lashes looked feathery and delicate. (Onun kirpikleri tüy gibi hafif ve narin görünüyordu.)
- She accidentally poked herself in the eye with a lash curler. (Kirpik maşasıyla gözüne yanlışlıkla batırdı.)
- Her lashes were so curly that they almost touched her eyebrows. (Kirpikleri o kadar kıvrımlıydı ki neredeyse kaşlarına değiyordu.)
- She had naturally long lashes, and didn’t need to use mascara. (Doğal olarak uzun kirpiklere sahipti ve rimel kullanmak zorunda değildi.)
- His lashes were the envy of all his male friends. (Kirpikleri erkek arkadaşlarının hepsinin kıskançlıkla baktığı bir güzelliğe sahipti.)
- She had her lashes tinted to match her hair color. (Saç rengine uygun olarak kirpiklerini boyattı.)
- His lashes were the only thing that made his plain face stand out. (Kirpikleri sıradan yüzünü öne çıkaran tek şeydi
- She wiped away a tear that had clung to her long lashes. (Uzun kirpiklerine yapışan bir gözyaşını sildi.)
Türkçe Karşılıklarıyla 20 Lash İfadeleri Örneği
- Onun kirpikleri ne kadar uzun ve kalın, bayılıyorum.
(I love how long and thick her lashes are.) - Gözlerini daha büyük göstermek için sahte kirpik taktı.
(She wore false lashes to make her eyes look bigger.) - Onun kirpikleri o kadar kısa ve seyrek ki neredeyse görünmezlerdi.
(His lashes were so short and sparse that they were barely visible.) - Kirpiklerine rimel sürerek onları daha koyu gösterdi.
(She applied mascara to her lashes to make them look darker.) - Stresli olduğunda kirpiklerini koparma alışkanlığı vardı.
(He had a habit of pulling out his lashes when he was stressed.) - Kahkaha attığında kirpikleri çırpındı.
(Her lashes fluttered when she laughed.) - Ona flörtöz davranmak için uzun kirpiklerini göz kırptı.
(She blinked her long lashes at him, trying to be flirtatious.) - Onun kirpikleri yanak kemiklerinin üzerine gölgeler düşürdü.
(His lashes cast shadows over his cheekbones.) - Dramatik bir kaldırma efekti için kirpik maşası kullandı.
(She used an eyelash curler to give her lashes a dramatic lift.) - Temiz bir rimel fırçasıyla kirpiklerini taradı.
(He brushed his lashes with a clean mascara wand.) - Alt kirpikleri üst kirpiklerinden daha uzundu.
(Her lower lashes were longer than her upper lashes.) - Sol gözünün köşesinde küçük bir kirpik teli eksikti.
(She had a small clump of lashes missing in the corner of her left eye.) - Onun kirpikleri tüy gibi hafif ve narin görünüyordu.
(His lashes looked feathery and delicate.) - Kirpik maşasıyla gözüne yanlışlıkla batırdı.
(She accidentally poked herself in the eye with a lash curler.) - Kirpikleri o kadar kıvrımlıydı ki neredeyse kaşlarına değiyordu.
(Her lashes were so curly that they almost touched her eyebrows.) - Doğal olarak uzun kirpiklere sahipti ve rimel kullanmak zorunda değildi.
(She had naturally long lashes, and didn’t need to use mascara.) - Kirpikleri erkek arkadaşlarının hepsinin kıskançlıkla baktığı bir güzelliğe sahipti.
(His lashes were the envy of all his male friends.) - Saç rengine uygun olarak kir
Hemen Yorum Yaz