Lanyard İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lanyard İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Lanyard nedir?

Lanyard, bir nesneyi taşımak için kullanılan, genellikle boyundan veya bilekten geçirilen bir kordon veya ip olarak tanımlanabilir. Anahtar, kimlik kartı, cep telefonu, USB sürücü vb. gibi birçok nesnenin taşınmasında kullanılabilir.

Örnek cümleler:

1. I always wear a lanyard to keep my ID card visible at work. (İş yerinde kimlik kartımı görünür tutmak için her zaman lanyard takarım.)
2. The conference attendees were given lanyards with their name tags. (Konferans katılımcıları, isim etiketleriyle birlikte lanyard aldılar.)
3. My daughter decorated her lanyard with colorful beads. (Kızım, lanyard’ını renkli boncuklarla süsledi.)
4. I lost my keys because they were not attached to my lanyard. (Anahtarlarımı kaybettim çünkü lanyard’ıma takmamıştım.)
5. The concert staff were all wearing blue lanyards. (Konser çalışanlarının hepsi mavi lanyard takıyorlardı.)
6. The company logo was printed on the lanyards given out at the event. (Etkinlikte dağıtılan lanyard’ların üzerinde şirket logosu basılmıştı.)
7. The lifeguards wear bright red lanyards for easy identification. (Can kurtarıcıları, kolay tanınması için parlak kırmızı lanyard takarlar.)
8. I bought a personalized lanyard with my name on it. (İsmim yazılı kişiselleştirilmiş bir lanyard satın aldım.)
9. The marathon runners were given lanyards with their race number. (Maraton koşucularına yarış numaralarıyla birlikte lanyard verildi.)
10. I hang my sunglasses on my lanyard when I’m not wearing them. (Gözlüklerimi takmadığımda lanyard’ıma asarım.)
11. The tour guide had a whistle attached to his lanyard. (Rehberin lanyard’ına düdük takılıydı.)
12. My sister uses a lanyard to hold her phone while running. (Kız kardeşim koşarken telefonunu tutmak için lanyard kullanır.)
13. The VIP guests had gold-colored lanyards. (VIP konukların altın renkli lanyard’ları vardı.)
14. I made a lanyard for my cat’s ID tag. (Kedimin kimlik etiketi için bir lanyard yaptım.)
15. The event staff handed out lanyards at the entrance. (Etkinlik çalışanları girişte lanyard dağıttılar.)
16. The security guard checked my ID by scanning the barcode on my lanyard. (Güvenlik görevlisi, lanyard’ımın üzerindeki barkodu tarayarak kimlik kontrolümü yaptı.)
17. I used a lanyard to hang my camera around my neck while on vacation. (Tatildeyken kameramı boyn

umda taşımak için lanyard kullandım.)
18. The school issued lanyards to all students to ensure campus security. (Okul, kampüs güvenliğini sağlamak için tüm öğrencilere lanyard dağıttı.)

19. The festival goers collected different colored lanyards as souvenirs. (Festival katılımcıları, hatıra olarak farklı renklerde lanyard topladılar.)
20. I found a lost wallet hanging from a lanyard on the street. (Sokakta lanyard’a takılı kaybolmuş bir cüzdan buldum.)

(Türkçe çevirileri cümlelerin içinde belirtildi.)