Kindhearted İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Kindhearted İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Kindhearted Nedir?

Kindhearted, Türkçe karşılığı “iyi yürekli” olan bir sıfattır. İnsanların diğer insanlara karşı sevgi dolu, şefkatli ve anlayışlı olmasını ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. She is one of the most kindhearted people I’ve ever met. (O, tanıştığım en iyi yürekli insanlardan biridir.)
  2. His kindhearted nature makes him a great friend. (Onun iyi yürekli doğası onu harika bir arkadaş yapıyor.)
  3. She always goes out of her way to help others because of her kindheartedness. (O, iyi yürekliliği nedeniyle her zaman başkalarına yardım etmek için elinden geleni yapıyor.)
  4. He donated a large sum of money to the orphanage because of his kindhearted nature. (Onun iyi yürekli doğası nedeniyle, yetimhaneye büyük bir para bağışladı.)
  5. Her kindheartedness towards animals led her to become a veterinarian. (Hayvanlara karşı iyi yürekli olması, onun veteriner olmasına yol açtı.)
  6. His kindhearted words helped her get through a difficult time. (Onun iyi yürekli sözleri, zor bir zamanından geçmesine yardımcı oldu.)
  7. She volunteers at a homeless shelter because of her kindheartedness. (O, iyi yürekliği nedeniyle bir evsizler barınağında gönüllü olarak çalışıyor.)
  8. His kindhearted gesture of giving up his seat on the bus for an elderly woman was appreciated by everyone. (Yaşlı bir kadın için otobüste koltuğunu vermek gibi iyi yürekli bir jesti, herkes tarafından takdir edildi.)
  9. She always has a kindhearted smile on her face. (O, her zaman yüzünde iyi yürekli bir gülümseme taşıyor.)
  10. His kindhearted nature makes him a great listener. (Onun iyi yürekli doğası onu harika bir dinleyici yapıyor.)
  11. She

    is always willing to lend a helping hand because of her kindheartedness. (O, iyi yürekliliği nedeniyle her zaman yardım etmeye isteklidir.)

  12. His kindheartedness is contagious and inspires others to be more compassionate. (Onun iyi yürekliliği bulaşıcıdır ve diğerlerini daha anlayışlı olmaya teşvik eder.)
  13. She showed her kindheartedness by visiting her sick neighbor every day. (Komşusunu her gün ziyaret ederek, iyi yürekli olduğunu gösterdi.)
  14. His kindheartedness towards his employees earned him their loyalty and respect. (Çalışanlarına karşı iyi yürekli olması, onun sadakatini ve saygısını kazandı.)
  15. She is known for her kindheartedness and generosity in her community. (Toplumunda iyi yürekli ve cömert olduğu bilinir.)
  16. His kindheartedness towards strangers often leads to new friendships. (Yabancılara karşı iyi yürekli olması, genellikle yeni arkadaşlıklara yol açar.)
  17. She donated all of her old clothes to the homeless because of her kindheartedness. (O, iyi yürekliği nedeniyle tüm eski kıyafetlerini evsizlere bağışladı.)
  18. His kindhearted nature makes him a great role model for his children. (Onun iyi yürekli doğası, çocukları için harika bir rol model yapar.)
  19. She always greets everyone with a kindhearted hello. (O, her zaman herkesi iyi yürekli bir merhaba ile karşılıyor.)
  20. His kindheartedness towards animals led him to become a vegetarian. (Hayvanlara karşı iyi yürekli olması, onun vejetaryen olmasına yol açtı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.