Kidnapper İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Kidnapper İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Kidnapper İle İlgili Cümleler

Kidnapper, Türkçe’de kaçıran, adam kaçıran anlamına gelmektedir. Kidnapper kelimesi cümlelerde suç işleyen bir kişiyi veya kişileri ifade etmek için kullanılabilir.

  1. The kidnapper demanded a ransom for the safe return of the child. (Kaçıran, çocuğun güvenli dönüşü için fidye talep etti.)
  2. The police were able to catch the kidnapper and rescue the victim. (Polis kaçıranı yakalayarak kurbanı kurtardı.)
  3. He was convicted of being a kidnapper and sentenced to life in prison. (O, bir adam kaçırıcı olmakla suçlandı ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.)
  4. The kidnapper threatened to harm the victim if the police were called. (Kaçıran, polis çağrılırsa kurbanı zarar vermekle tehdit etti.)
  5. The kidnapper was caught on surveillance video. (Kaçıran, güvenlik kamerası kaydında yakalandı.)
  6. The family was relieved when the kidnapper was apprehended. (Aile, kaçıranın yakalanmasıyla rahatladı.)
  7. The kidnapper wore a mask to conceal their identity. (Kaçıran, kimliğini gizlemek için maske taktı.)
  8. The kidnapper left behind a note demanding money for the victim’s release. (Kaçıran, kurbanın serbest bırakılması için para talep eden bir not bıraktı.)
  9. The kidnapper was a stranger to the victim. (Kaçıran, kurban için bir yabancıydı.)
  10. The kidnapper was traced through a series of phone calls. (Kaçıran, bir dizi telefon aramasıyla izlendi.)
  11. The kidnapper was apprehended after a high-speed chase. (Kaçıran, yüksek hızlı bir kovalamacanın ardından yakalandı.)
  12. The kidnapper was armed and dangerous. (Kaçıran, silahlı ve tehlikeliydi.)
  13. The kidnapper left clues that led the police to their hideout. (Kaçıran, polisi saklandıkları yere yönlendiren ipuçları bıraktı.)
  14. The kidnapper’s motive for the crime is still unknown. (Kaçıranın suçunun nedeni hala bilinmiyor.)
  15. The kidnapper forced the victim into a van and drove away. (Kaçıran, kurbanı bir kamyonete zorla bindirip uzaklaştı.)
  16. The kidnapper’s family members were also arrested for their involvement in the crime. (Kaçıranın aile üyeleri de suça karıştıkları için tutuklandı.)
  17. The kidnapper left behind evidence that led to their conviction. (Kaçıran, suçlamaları doğrulayan kanıtlar bıraktı.)
  18. The kidnapper had been
  1. The kidnapper had been planning the crime for months. (Kaçıran, suçu aylarca planlamıştı.)
  2. The victim’s family offered a reward for information leading to the kidnapper’s arrest. (Kurbanın ailesi, kaçıranın tutuklanmasına yol açan bilgiler için bir ödül teklif etti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.