Keg İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Keg İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Keg Nedir?

Keg, genellikle bira, meşrubat veya diğer içeceklerin saklanması, taşınması ve servis edilmesi için kullanılan bir kapaklı metal fıçıdır.

Örnek Cümleler:

1. We ordered a keg of beer for the party.
(Parti için bir bira fıçısı sipariş ettik.)
2. The bartender tapped the keg and poured us a cold beer.
(Barmen fıçıyı açtı ve bize soğuk bir bira döktü.)
3. The brewery uses stainless steel kegs to transport their beer.
(Bira fabrikası, bira taşımak için paslanmaz çelik fıçılar kullanır.)
4. The keg is too heavy for me to lift by myself.
(Fıçı, tek başıma kaldırmak için çok ağır.)
5. We had to return the keg to the store after the party.
(Partiden sonra fıçıyı mağazaya geri vermek zorunda kaldık.)
6. The keg is nearly empty, we need to order another one.
(Fıçı neredeyse boş, başka bir tane sipariş etmemiz gerekiyor.)
7. The brewery sold kegs of beer directly to the bar.
(Bira fabrikası, fıçıları doğrudan bara sattı.)
8. The keg is pressurized to keep the beer carbonated.
(Fıçı, biranın gazlı kalması için basınçlıdır.)
9. He rolled the keg across the room to the bar.
(Fıçıyı oda boyunca bara doğru yuvarladı.)
10. We used a hand truck to move the heavy keg.
(Ağır fıçıyı taşımak için bir el arabası kullandık.)
11. The keg had a leak and we lost some of the beer.
(Fıçı sızdı ve bazı bira kaybettik.)
12. The bartender had trouble tapping the keg because it was so old.
(Barmen fıçıyı açmakta zorlandı çünkü çok eskiydi.)
13. The brewery offers discounts on keg orders for large events.
(Bira fabrikası, büyük etkinlikler için fıçı siparişlerinde indirimler sunar.)
14. We stored the keg in the fridge to keep it cold.
(Fıçıyı soğuk tutmak için buzdolabına koyduk.)
15. The keg is filled with 5 gallons of beer.
(Fıçı, 5 galon bira ile doludur.)
16. We had to tap the keg carefully to avoid foaming.
(Fıçıyı köpürmeden açmak için dikkatli olmak zorunda kaldık.)
17. The brewery uses a special cleaning process to sanitize their kegs.
(Bira fabrikası, fıçılarını dezen

tifiye etmek için özel bir temizleme işlemi kullanır.)
18. The keg is designed to fit in standard kegerators.
(Fıçı, standart kegeratorlara sığacak şekilde tasarlanmıştır.)

19. We had to tap the keg several times to get the beer flowing.
    (Bira akışını sağlamak için fıçıyı birkaç kez açmak zorunda kaldık.)
20. The keg was a hit at the party and everyone loved the beer.
    (Fıçı partiye damgasını vurdu ve herkes birayı sevdi.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Parti için bir bira fıçısı sipariş ettik.
2. Barmen fıçıyı açtı ve bize soğuk bir bira döktü.
3. Bira fabrikası, bira taşımak için paslanmaz çelik fıçılar kullanır.
4. Fıçı, tek başıma kaldırmak için çok ağır.
5. Partiden sonra fıçıyı mağazaya geri vermek zorunda kaldık.
6. Fıçı neredeyse boş, başka bir tane sipariş etmemiz gerekiyor.
7. Bira fabrikası, fıçıları doğrudan bara sattı.
8. Fıçı, biranın gazlı kalması için basınçlıdır.
9. Fıçıyı oda boyunca bara doğru yuvarladı.
10. Ağır fıçıyı taşımak için bir el arabası kullandık.
11. Fıçı sızdı ve bazı bira kaybettik.
12. Barmen fıçıyı açmakta zorlandı çünkü çok eskiydi.
13. Bira fabrikası, büyük etkinlikler için fıçı siparişlerinde indirimler sunar.
14. Fıçıyı soğuk tutmak için buzdolabına koyduk.
15. Fıçı, 5 galon bira ile doludur.
16. Fıçıyı köpürmeden açmak için dikkatli olmak zorunda kaldık.
17. Bira fabrikası, fıçılarını dezen