Juvie İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Juvie İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Juvie: Genel Bakış

Juvie, “juvenil hapishane” anlamına gelen bir argo terimdir. Bu, 18 yaşın altındaki gençler için tasarlanmış bir tür hapishanedir. Juvie, genellikle genç suçluların eğitim gördüğü ve rehabilitasyon hizmetleri aldığı bir yer olarak görülür.

Örnek Cümleler:

1. He spent two years in juvie for robbery. (Soygun suçundan dolayı iki yıl boyunca juvenil hapishanede kaldı.)
2. Juvie facilities aim to rehabilitate juvenile offenders. (Juvenil hapishane tesisleri, genç suçluları rehabilite etmeyi hedeflemektedir.)
3. She was sentenced to juvie for vandalism. (O, vandalism suçundan dolayı juvenil hapishaneye mahkum edildi.)
4. Juvie inmates are given access to education and counseling. (Juvenil hapishane mahkumları, eğitim ve danışmanlık hizmetlerine erişim sağlanır.)
5. He was transferred from juvie to an adult prison when he turned 18. (18 yaşına geldiğinde, juvenil hapishaneden yetişkin bir hapishaneye nakledildi.)
6. The state has invested in improving the conditions in juvie facilities. (Devlet, juvenil hapishane tesislerindeki koşulları iyileştirmeye yatırım yapmıştır.)
7. Juvenile offenders may spend several years in juvie. (Juvenil suçlular, juvenil hapishanede birkaç yıl geçirebilirler.)
8. The judge decided to sentence the young offender to juvie instead of jail time. (Yargıç, genç suçluyu hapishanede değil, juvenil hapishanede hüküm giymeye karar verdi.)
9. He was released from juvie after completing his sentence. (Cezasını tamamladıktan sonra, juvenil hapishaneden serbest bırakıldı.)
10. The staff at juvie facilities work to provide a safe and supportive environment for young offenders. (Juvenil hapishane tesislerindeki personel, genç suçlular için güvenli ve destekleyici bir ortam sağlamak için çalışır.)
11. The young offender was assigned a mentor while in juvie. (Genç suçlu, juvenil hapishanede iken bir mentör atandı.)
12. Many juvie facilities offer vocational training programs. (Birçok juvenil hapishane tesisleri mesleki eğitim programları sunar.)
13. Juvenile offenders who show improvement may be released early from juvie. (Gelişim gösteren juvenil suçlular, juvenil hapishaneden erken serbest bırakılabilirler.)
14. Juvie is meant to be a temporary solution for juvenile offenders. (Juvenil hapishane, juvenil suçlular için geçici bir çözüm olarak tasarlanmıştır.)
15. The young offender was allowed to attend school while in juvie. (Genç suçluya juvenil hapish

ane döneminde okula gitmesine izin verildi.)
16. Some studies have shown that juvie can have negative effects on young offenders. (Bazı çalışmalar, juvenil hapishanenin genç suçlular üzerinde olumsuz etkilere sahip olabileceğini göstermektedir.)

17. The young offender was able to participate in therapy sessions while in juvie. (Genç suçlu, juvenil hapishanede iken terapi seanslarına katılabildi.)
18. Juvie inmates are often required to follow a strict schedule. (Juvenil hapishane mahkumları genellikle sıkı bir program takip etmek zorundadırlar.)
19. The state is working to reduce the number of young offenders in juvie. (Devlet, juvenil hapishanedeki genç suçluların sayısını azaltmak için çalışıyor.)
20. Some juvie facilities have been criticized for using excessive force against young offenders. (Bazı juvenil hapishane tesisleri, genç suçlulara karşı aşırı güç kullanımı nedeniyle eleştirilmiştir.)