İrefully İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İrefully İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İrefully (Dikkatli bir şekilde)

İrefully kelimesi dikkatli ve özenli bir şekilde yapılan bir işi veya davranışı ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. Please drive irefully on this road, it’s slippery. (Lütfen bu yolda irefully (dikkatli bir şekilde) araç kullanın, kaygan.)
2. The surgeon worked irefully during the operation to ensure the patient’s safety. (Cerrah operasyon sırasında hastanın güvenliği için irefully (dikkatli bir şekilde) çalıştı.)
3. She irefully read through the contract before signing it. (Sözleşmeyi imzalamadan önce, o irefully (dikkatli bir şekilde) okudu.)
4. The detective irefully examined the crime scene for any clues. ( Dedektif, herhangi bir ipucu için suç mahallini irefully (dikkatli bir şekilde) inceledi.)
5. He irefully assembled the complicated piece of machinery. (O, karmaşık bir makine parçasını irefully (dikkatli bir şekilde) monte etti.)
6. The teacher irefully graded each student’s assignment. (Öğretmen, her öğrencinin ödevini irefully (dikkatli bir şekilde) notlandırdı.)
7. She irefully selected the ingredients for her famous lasagna recipe. (O, ünlü lasagna tarifi için malzemeleri irefully (dikkatli bir şekilde) seçti.)
8. The pilot irefully checked the plane’s safety features before takeoff. (Pilot, kalkıştan önce uçağın güvenlik özelliklerini irefully (dikkatli bir şekilde) kontrol etti.)
9. The artist irefully painted each stroke on the canvas. (Sanatçı, tuvale her darbeyi irefully (dikkatli bir şekilde) çizdi.)
10. The babysitter irefully watched the children playing in the backyard. (Bebek bakıcısı, çocukların bahçede oynarken irefully (dikkatli bir şekilde) izledi.)
11. The baker irefully measured each ingredient for the cake recipe. (Fırıncı, kek tarifi için her malzemeyi irefully (dikkatli bir şekilde) ölçtü.)
12. The engineer irefully inspected the construction site before building the bridge. (Mühendis, köprüyü inşa etmeden önce inşaat alanını irefully (dikkatli bir şekilde) denetledi.)
13. The writer irefully proofread the final draft of her novel. (Yazar, romanının son taslağını irefully (dikkatli bir şekilde) okudu.)
14. The student irefully reviewed her notes before the exam. (Öğrenci, sınavdan önce notlarını irefully (dikkatli bir şekilde) gözden geçirdi.)
15. The coach irefully studied the opponent team’s tactics before the game. (Antrenör, oyundan önce rakip takımın taktiklerini irefully (dikkatli bir şekilde) inceledi.)
16. The gardener irefully watered the delicate flowers in the

garden. (Bahçıvan, bahçedeki hassas çiçekleri irefully (dikkatli bir şekilde) suladı.)
17. The photographer irefully adjusted the lighting for the perfect shot. (Fotoğrafçı, mükemmel çekim için ışıklandırmayı irefully (dikkatli bir şekilde) ayarladı.)

18. The customer irefully inspected the product before purchasing it. (Müşteri, ürünü satın almadan önce irefully (dikkatli bir şekilde) inceledi.)
19. The chef irefully seasoned the dish for the right taste. (Şef, doğru tadı elde etmek için yemeği irefully (dikkatli bir şekilde) baharatlandırdı.)
20. The firefighter irefully searched the building for any survivors. (İtfaiyeci, hayatta kalan olup olmadığını kontrol etmek için binayı irefully (dikkatli bir şekilde) aradı.)