İnfantilise İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnfantilise İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Infantilize

Infantilize, bir kişiyi veya bir şeyi çocukluk dönemine döndürmek veya çocukça davranmaya zorlamak anlamına gelir.

1. She felt infantilized by her overprotective parents.
   (Takıntılı ebeveynleri tarafından çocuklaştırıldığını hissetti.)

2. The new dress code infantilized the employees, making them wear cartoon character shirts.
   (Yeni kıyafet kuralları, çalışanları çocuklaştırdı ve onları çizgi karakterli gömlekler giymeye zorladı.)

3. It’s unfair to infantilize someone just because they have a youthful appearance.
   (İnsanları genç görünümleri yüzünden çocuklaştırmak adil değil.)

4. The teacher’s condescending tone infantilized the students, making them feel like they were back in elementary school.
   (Öğretmenin aşağılayıcı tavrı öğrencileri çocuklaştırdı ve ilkokulda gibi hissettirdi.)

5. The movie’s simplistic plot infantilized the audience, insulting their intelligence.
   (Filmin basit kurgusu izleyicileri çocuklaştırdı ve zekalarını aşağıladı.)

6. Don’t infantilize your employees by micromanaging their every move.
   (Her adımda mikro yönetim yaparak çalışanlarınızı çocuklaştırmayın.)

7. The company’s policy of using baby talk with customers infantilizes them and can be quite annoying.
   (Müşterilerle bebek konuşması yapma politikası, onları çocuklaştırır ve oldukça sinir bozucu olabilir.)

8. Parents who infantilize their adult children can hinder their growth and development.
   (Ergenlik çağındaki çocuklarını çocuklaştıran ebeveynler, onların büyüme ve gelişimini engelleyebilir.)

9. The CEO’s coddling of his top executives infantilized them and made them overly dependent on him.
   (CEO’nun üst düzey yöneticilerine aşırı şımartması, onları çocuklaştırdı ve ona aşırı derecede bağımlı hale getirdi.)

10. The trend of adult coloring books can be seen as infantilizing, as it encourages grown-ups to engage in a childlike activity.
    (Yetişkinler için boyama kitapları trendi, çocukça bir aktiviteye katılmaya teşvik ettiği için çocuklaştırıcı olarak görülebilir.)

11. The use of baby talk in the workplace can infantilize employees and undermine their professionalism.
    (İşyerinde bebek konuşması kullanımı, çalışanları çocuklaştırabilir ve profesyonelliklerini zayıflatabilir.)

12. The company’s decision to provide employees with toys and games in the break room was seen as infantilizing by some.
    (Şirketin mola odasında çalışanlara oyuncaklar ve oyunlar sağlama kararı

13. It’s important not to infantilize people with disabilities by treating them like children.
    (Engelli kişileri çocuk gibi davranarak çocuklaştırmamak önemlidir.)

14. The politician’s pandering to the public by using simplistic language and baby talk was seen as infantilizing.
    (Siyasetçinin basit dil ve bebek konuşması kullanarak halka yaranma çabası çocuklaştırıcı olarak görüldü.)

15. The teacher’s constant praise and hand-holding infantilized the students and prevented them from developing independence.
    (Öğretmenin sürekli övgü dolu sözleri ve el tutması öğrencileri çocuklaştırdı ve bağımsızlık gelişimlerini engelledi.)

16. The use of cutesy graphics and pastel colors in marketing can infantilize the product and turn off adult consumers.
    (Pazarlama amaçlı sevimli grafikler ve pastel renkler kullanımı, ürünü çocukça hale getirebilir ve yetişkin tüketicileri caydırabilir.)

17. The company’s insistence on employees wearing matching uniforms infantilized them and stripped away their individuality.
    (Çalışanların uyumlu üniformalar giymesi konusunda ısrar edilmesi, onları çocuklaştırdı ve kişiliklerini ortadan kaldırdı.)

18. The use of “baby voice” by adults can infantilize the speaker and make them appear less confident.
    (Yetişkinlerin “bebek sesi” kullanımı, konuşmacıyı çocuklaştırabilir ve kendine güveni azaltabilir.)

19. The author’s use of simple vocabulary and sentence structure infantilized the book, making it seem like it was written for children.
    (Yazarın basit kelime haznesi ve cümle yapısı kullanımı, kitabı çocukça hale getirdi ve çocuklar için yazılmış gibi görünmesine neden oldu.)

20. Infantilizing someone based on their race, gender, or age is discriminatory and disrespectful.
    (Kişinin ırkı, cinsiyeti veya yaşı nedeniyle çocuklaştırılması ayrımcılık ve saygısızlıktır.)