İnduced İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İnduced İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Induced

İngilizce anlamı: caused or brought about, usually as a result of some external influence

Induced kelimesi, bir dış etki sonucunda oluşan veya başlatılan anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. The loud music induced a headache. (Yüksek sesli müzik baş ağrısı yarattı.)
  2. The medicine induced drowsiness. (İlaç uyuklamaya neden oldu.)
  3. The bad weather induced cancellations of many flights. (Kötü hava birçok uçuşun iptaline neden oldu.)
  4. The scent of the candles induced a relaxing atmosphere. (Mumların kokusu rahatlatıcı bir ortam yarattı.)
  5. The coach induced a positive attitude in his players. (Antrenör oyuncularına pozitif bir tutum aşıladı.)
  6. The company induced customers to buy more products through discounts. (Şirket indirimlerle müşterilerini daha fazla ürün almaya teşvik etti.)
  7. The teacher induced curiosity in her students with her lesson. (Öğretmen dersiyle öğrencilerinde merak uyandırdı.)
  8. The advertisement induced people to try the new restaurant. (Reklam insanları yeni restoranı denemeye teşvik etti.)
  9. The experiment induced a chemical reaction. (Deney bir kimyasal tepkime başlattı.)
  10. The lack of sleep induced irritability. (Uyku eksikliği tahammülsüzlüğe neden oldu.)
  11. The vaccine induced immunity to the disease. (Aşı hastalığa karşı bağışıklık kazandırdı.)
  12. The intense workout induced muscle soreness. (Yoğun antrenman kas ağrısına neden oldu.)
  13. The accident induced a fear of driving in her. (Kaza onda arabayla sürmekten korku yarattı.)
  14. The doctor induced labor to speed up the delivery. (Doktor doğumu hızlandırmak için doğum yapmaya yardımcı oldu.)
  15. The stress induced insomnia in him. (Stres onda uykusuzluğa neden oldu.)
  16. The food induced an allergic reaction. (Yiyecek bir alerjik reaksiyona neden oldu.)
  17. The exercise induced endorphins, which made her feel happy. (Egzersiz endorfinleri tetikledi ve onu mutlu hissettirdi.)
  18. The speech induced applause from the audience. (Konuşma izleyicilerden alkış aldı.)
  19. The painting induced a feeling of nostalgia. (Tablo nostalji hissi uyandırdı.)
  20. The drugs induced hallucinations. (İlaçlar halüsinasyonlara neden oldu.)
  1. The high temperature induced dehydration. (Yüksek sıcaklık dehidrasyona neden oldu.)
  2. The story induced tears in the listeners. (Hikaye dinleyicilerde gözyaşlarına neden oldu.)
  3. The machine induced vibrations in the building. (Makine binada titreşime neden oldu.)
  4. The scent of fresh baked cookies induced hunger in him. (Taze pişmiş kurabiyelerin kokusu onda açlık yarattı.)
  5. The new policy induced a surge in sales. (Yeni politika satışlarda bir artışa neden oldu.)
  6. The sound of rain induced a sense of calm in her. (Yağmur sesi onda sakinlik hissi uyandırdı.)
  7. The meditation induced a state of relaxation. (Meditasyon rahatlama durumuna neden oldu.)
  8. The smell of gasoline induced nausea. (Benzin kokusu bulantıya neden oldu.)
  9. The plant induced a sense of tranquility in the room. (Bitki odaya huzur hissi uyandırdı.)
  10. The movie induced laughter in the audience. (Film izleyicilerde kahkaha yarattı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.