İgnition İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İgnition İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İgnition

İgnition, ateşleme veya başlatma anlamına gelen bir kelime.

1. I turned the key in the ignition, but the car wouldn’t start. (Ben ateşleme anahtarını çevirdim ama araba çalışmadı.)
2. The ignition switch on the motorcycle was broken. (Motosikletin ateşleme anahtarı kırıktı.)
3. The mechanic checked the ignition system to diagnose the problem. (Tamirci, sorunu teşhis etmek için ateşleme sistemi kontrol etti.)
4. The fire department determined that the ignition source was a faulty electrical outlet. (İtfaiye, ateşleme kaynağının bozuk bir elektrik prizi olduğunu belirledi.)
5. She heard the ignition of the gas stove and knew that dinner was almost ready. (O, gaz ocağının ateşlenmesini duydu ve yemeğin neredeyse hazır olduğunu bildi.)
6. The ignition of the rocket was the most exciting moment of the launch. (Roketin ateşlenmesi, fırlatmanın en heyecan verici anıydı.)
7. The ignition key was lost, so they had to call a locksmith. (Ateşleme anahtarı kayboldu, bu yüzden bir çilingir çağırmak zorunda kaldılar.)
8. The ignition of the fireworks display was spectacular. (Fireworks gösterisinin ateşlenmesi muhteşemdi.)
9. She could hear the ignition of the generator from inside the house. (O, evin içinden jeneratörün ateşlenmesini duyabiliyordu.)
10. He installed a new ignition coil to fix the problem. (Sorunu çözmek için yeni bir ateşleme bobini taktı.)
11. The ignition of the bomb was triggered by a remote control. (Bombanın ateşlenmesi uzaktan kumandayla tetiklendi.)
12. She turned off the ignition and got out of the car. (O, ateşlemeyi kapattı ve arabadan çıktı.)
13. The ignition lock on the door was damaged in the break-in. (Hırsızlık sırasında kapıdaki ateşleme kilidi hasar gördü.)
14. The engine’s ignition timing was off, causing the car to run poorly. (Motorun ateşleme zamanlaması yanlıştı, bu da arabayı kötü çalıştırdı.)
15. He tried to hotwire the car, but the ignition system was too complicated. (Arabayı marşa basmadan çalıştırmayı denedi, ancak ateşleme sistemi çok karmaşıktı.)
16. The ignition of the rocket booster was critical for a successful launch. (Roket destekleyicisinin ateşlenmesi, başarılı bir fırlatma için kritikti.)
17. She could smell gasoline coming from the ignition system. (O, ateşleme sistemi tarafından gelen benzin kokusunu alabiliyordu.)
18. The mechanic recommended a new ignition module to fix the problem. (Tamirci, sorunu çözmek için yeni bir ateşleme modülü önerdi.)
19. He accidentally left the key in the ignition and

drained the car battery. (Anahtarı ateşlemede unutarak araba bataryasını boşalttı.)
20. The ignition of the furnace caused the room to warm up quickly. (Fırının ateşlenmesi odanın hızlıca ısınmasına neden oldu.)