Humorous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Humorous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Humorous, Türkçe’de “güldürücü” anlamına gelir. Aşağıda, “humorous” kelimesi ile ilgili 20 örnek cümle verilmiştir.
- My friend always tells humorous jokes that make me laugh. (Arkadaşım her zaman beni güldüren şakalar anlatır.)
- The humorous movie had me in stitches from start to finish. (Baştan sona kadar beni gülmekten yerlere yatıran komik film.)
- She wrote a humorous article that went viral on social media. (Sosyal medyada viral olan güldürücü bir makale yazdı.)
- His humorous approach to life makes him fun to be around. (Hayata olan güldürücü yaklaşımı, onunla olmanın eğlenceli olmasını sağlar.)
- The comedian’s humorous delivery had the entire audience laughing. (Komedyenin güldürücü sunumu tüm seyirciyi güldürdü.)
- The book was filled with humorous anecdotes that kept me entertained. (Kitap, beni eğlendiren güldürücü anekdotlarla doluydu.)
- Her humorous personality is infectious and always puts me in a good mood. (Onun güldürücü kişiliği bulaşıcı ve beni her zaman iyi bir ruh haline sokuyor.)
- The cartoonist’s humorous illustrations always make me chuckle. (Çizerin güldürücü illüstrasyonları beni her zaman kıkırdattırır.)
- The humorous twist at the end of the story was unexpected but hilarious. (Hikayenin sonundaki güldürücü sürpriz beklenmedik ama harikaydı.)
- His humorous take on politics always lightens the mood. (Politika hakkındaki güldürücü yorumları her zaman atmosferi hafifletir.)
- The humorous skit had the audience in hysterics. (Güldürücü skeç seyirciyi kahkahalara boğdu.)
- The stand-up comedian had a unique and humorous perspective on everyday life. (Stand-up komedyeninin günlük hayata farklı ve güldürücü bir bakış açısı vardı.)
- The humorous banter between the two friends kept the conversation lively. (İki arkadaş arasındaki güldürücü atışmalar, sohbeti canlı tuttu.)
- The satirical news show is known for its humorous take on current events. (Siyasi hicivli haber programı, güncel olaylara güldürücü bir bakış açısıyla yaklaşmasıyla bilinir.)
- The humorous meme went viral on social media and had everyone laughing. (Güldürücü meme, sosyal medyada viral oldu ve herkesi güldürdü.)
- The humorous twist in the murder mystery had me guessing until the very end. (Cinayet gizemi hikayesindeki güldürücü sürpriz, ben
- (devamı) sonuna kadar tahmin etmeme sebep oldu.)
- The humorous teacher made the boring subject more interesting. (Güldürücü öğretmen sıkıcı konuyu daha ilginç hale getirdi.)
- The humorous t-shirts at the store had funny sayings and graphics on them. (Mağazadaki güldürücü tişörtlerde komik sözler ve grafikler vardı.)
- The humorous puppet show had both kids and adults laughing. (Güldürücü kukla gösterisi, hem çocukları hem de yetişkinleri güldürdü.)
- The humorous comments in the group chat made my day. (Grup sohbetindeki güldürücü yorumlar, günümü aydınlattı.)
(Türkçe karşılıklar, cümlelerin içinde belirtilmiştir.)
Hemen Yorum Yaz