Hooves İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hooves İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hooves Nedir?

Hooves, hayvanların ayaklarındaki sert kısımlara verilen isimdir. Özellikle atlar, inekler, keçiler, koyunlar gibi memelilerin ayaklarında görülen bu sert yapılar, hayvanların yürümesi ve koşması için önemlidir.

Örnek Cümleler:

  1. The horse’s hooves clattered on the pavement. (Atın toynakları kaldırımda tıkırtı yaparak ilerledi.)
  2. The goat’s hooves were rough and cracked. (Keçinin ayakları pürüzlü ve çatlamıştı.)
  3. The cow’s hooves needed to be trimmed. (İneğin toynakları kesilmeliydi.)
  4. The horse’s hooves were black and shiny. (Atın toynakları siyah ve parlaktı.)
  5. The sound of hooves echoed through the canyon. (Toynakların sesi kanyondan yankılandı.)
  6. The cow’s hooves sank into the mud. (İneğin toynakları çamura battı.)
  7. The horse’s hooves left deep imprints in the soft ground. (Atın toynakları yumuşak zemine derin izler bıraktı.)
  8. The farrier filed the horse’s hooves. (At nalbantı, atın toynaklarını törpüledi.)
  9. The donkey’s hooves were overgrown and needed to be trimmed. (Eşeğin toynakları uzamıştı ve kesilmeliydi.)
  10. The goat’s hooves clicked on the rocks as it climbed the mountain. (Keçinin dağa tırmanırken ayakları kayalıklarda tıkladı.)
  11. The cow limped because of a stone stuck in its hoof. (İneğin toynaklarına saplanan bir taş yüzünden topallıyordu.)
  12. The horse’s hooves were sensitive to cold weather. (Atın toynakları soğuk hava koşullarına duyarlıydı.)
  13. The sheep’s hooves were trimmed regularly to prevent infection. (Koyunun toynakları enfeksiyonu önlemek için düzenli olarak kesilirdi.)
  14. The sound of hooves in the distance signaled the arrival of the cavalry. (Uzaklardan gelen toynak sesleri süvarilerin gelişini işaret etti.)
  15. The bull pawed the ground with its hooves before charging. (Boğa saldırmadan önce toynaklarıyla yere vurdu.)
  16. The horse’s hooves were fitted with horseshoes. (Atın toynakları nal ile korunuyordu.)
  17. The deer’s hooves left delicate prints in the snow. (Geyiğin toynakları kar üzerinde zarif izler bıraktı.)
  18. The goat climbed up the tree with its hooves. (Keçi ayaklarıyla ağaca tırmandı.)
  19. The horse reared up on its hind legs, striking out with its hooves. (At arka ayakları üzerinde yükseldi ve toynaklarıyla vur
  1. The farmer checked the pig’s hooves for signs of disease. (Çiftçi, domuzun toynaklarını hastalık belirtileri açısından kontrol etti.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Atın toynakları kaldırımda tıkırtı yaparak ilerledi.
  2. Keçinin ayakları pürüzlü ve çatlamıştı.
  3. İneğin toynakları kesilmeliydi.
  4. Atın toynakları siyah ve parlaktı.
  5. Toynakların sesi kanyondan yankılandı.
  6. İneğin toynakları çamura battı.
  7. Atın toynakları yumuşak zemine derin izler bıraktı.
  8. At nalbantı, atın toynaklarını törpüledi.
  9. Eşeğin toynakları uzamıştı ve kesilmeliydi.
  10. Keçinin dağa tırmanırken ayakları kayalıklarda tıkladı.
  11. İneğin toynaklarına saplanan bir taş yüzünden topallıyordu.
  12. Atın toynakları soğuk hava koşullarına duyarlıydı.
  13. Koyunun toynakları enfeksiyonu önlemek için düzenli olarak kesilirdi.
  14. Uzaklardan gelen toynak sesleri süvarilerin gelişini işaret etti.
  15. Boğa saldırmadan önce toynaklarıyla yere vurdu.
  16. Atın toynakları nal ile korunuyordu.
  17. Geyiğin toynakları kar üzerinde zarif izler bıraktı.
  18. Keçi ayaklarıyla ağaca tırmandı.
  19. At arka ayakları üzerinde yükseldi ve toynaklarıyla vurdu.
  20. Çiftçi, domuzun toynaklarını hastalık belirtileri açısından kontrol etti.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.