Hinge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hinge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hinge:

Hinge, kapıların veya pencerelerin açılıp kapanmasını sağlayan bir bağlantı elemanıdır.

1. The door hinge is squeaky and needs to be oiled. (Kapı menteşi cızırdıyor ve yağlanması gerekiyor.)
2. The cabinet door hinge is broken and needs to be replaced. (Dolap kapısı menteşi kırıldı ve değiştirilmesi gerekiyor.)
3. He fixed the hinge on the gate so that it opens and closes smoothly. (Kapı menteşesini tamir etti, böylece açılıp kapanması sorunsuz oldu.)
4. I need to adjust the hinge on my window because it’s not closing properly. (Pencere menteşesini ayarlamam gerekiyor çünkü düzgün kapanmıyor.)
5. The hinges on the old treasure chest were rusty and needed to be replaced. (Eski hazine sandığının menteşeleri paslanmıştı ve değiştirilmeleri gerekiyordu.)
6. The hinges on the car door were loose and the door was wobbling. (Araba kapısındaki menteşeler gevşekti ve kapı sallanıyordu.)
7. She screwed the hinges onto the wooden frame to attach the door. (Kapıyı takmak için ahşap çerçeveye menteşeleri vidaladı.)
8. The carpenter measured and installed the hinges for the cabinet doors. (Marangoz dolap kapıları için menteşeleri ölçtü ve taktı.)
9. The old house had beautiful antique hinges on all the doors. (Eski evin tüm kapılarında güzel antika menteşeler vardı.)
10. The door was jammed because the hinge was bent. (Menteşe bükülmüş olduğu için kapı kilitlenmişti.)
11. He checked the hinges on the gate to make sure they were strong enough. (Menteşelerin yeterince sağlam olduğundan emin olmak için kapıdaki menteşelere baktı.)
12. The new door had shiny brass hinges that looked great. (Yeni kapının parlak pirinç menteşeleri vardı ve harika görünüyorlardı.)
13. She carefully removed the hinges from the old door and saved them for another project. (Eski kapıdan menteşeleri dikkatlice çıkardı ve başka bir projede kullanmak üzere sakladı.)
14. The heavy wooden door needed sturdy hinges to support its weight. (Ağır ahşap kapı, ağırlığını desteklemek için sağlam menteşelere ihtiyaç duyuyordu.)
15. He used a screwdriver to tighten the loose hinge on the cupboard door. (Dolap kapısındaki gevşek menteşeyi sıkılaştırmak için tornavida kullandı.)
16. The hinges on the gate were painted green to match the garden. (Kapıdaki menteşeler bahçeyle uyumlu olması için yeşil boyanmıştı.)
17. She accidentally broke the hinge on the window while trying to force it open. (Açmaya çalışırken pencere menteşesini kazara kı

rdı.)
18. The antique shop had a collection of ornate hinges from old furniture. (Antika dükkanında eski mobilyalardan süslü menteşelerin bir koleksiyonu vardı.)

19. The hinges on the garage door needed to be lubricated to prevent rust. (Garaj kapısındaki menteşeler paslanmayı önlemek için yağlanması gerekiyordu.)
20. The broken hinge on the gate was replaced with a new one, and now it works perfectly. (Kapıdaki kırık menteşe yenisiyle değiştirildi ve şimdi mükemmel çalışıyor.)