Highlight İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Highlight İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Highlight İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Vurgulamak, belirtmek, ayırt etmek

1. You should highlight the most important parts of the text. (Metnin en önemli kısımlarını vurgulamalısın.)
2. The teacher highlighted the main points of the lesson. (Öğretmen, dersin ana noktalarını vurguladı.)
3. Can you highlight the differences between these two products? (Bu iki ürün arasındaki farkları belirtebilir misin?)
4. She highlighted her hair with blonde streaks. (Saçlarına sarı çizgilerle vurgu yaptı.)
5. We need to highlight the advantages and disadvantages of this proposal. (Bu önerinin avantaj ve dezavantajlarını belirtmemiz gerekiyor.)
6. The presentation was well-received, and many attendees highlighted the speaker’s key points. (Sunum çok beğenildi ve birçok katılımcı, konuşmacının ana noktalarını vurguladı.)
7. The designer used bold colors to highlight the logo. (Tasarımcı logo’yu vurgulamak için cesur renkler kullandı.)
8. Can you highlight the key takeaways from the meeting? (Toplantının ana hatlarını belirtebilir misin?)
9. The article highlights the benefits of a healthy diet. (Makale, sağlıklı beslenmenin faydalarını vurguluyor.)
10. The movie’s soundtrack helped to highlight the emotions of the characters. (Film müziği, karakterlerin duygularını vurgulamada yardımcı oldu.)
11. The athlete’s achievements were highlighted in the local newspaper. (Sporcu başarıları yerel gazetede vurgulandı.)
12. The artist used shading to highlight the contours of the face. (Sanatçı yüzün kontürlerini vurgulamak için gölgeleme kullandı.)
13. The report highlights the need for more funding in education. (Rapor, eğitimde daha fazla fon sağlanmasının gerekliliğini vurguluyor.)
14. The dress was designed to highlight the model’s curves. (Elbise, modelin kıvrımlarını vurgulamak için tasarlandı.)
15. The speaker emphasized the importance of teamwork and highlighted successful examples. (Konuşmacı, takım çalışmasının önemini vurguladı ve başarılı örnekleri belirtti.)
16. The artist used a bright color palette to highlight the energy of the painting. (Sanatçı, resmin enerjisini vurgulamak için parlak renk paleti kullandı.)
17. The new policy highlights the company’s commitment to sustainability. (Yeni politika, şirketin sürdürülebilirliğe olan bağlılığını vurguluyor.)
18. The author uses flashbacks to highlight the character’s past experiences. (Yazar, karakterin geçmiş deneyimlerini vurgulamak için geriye dönüşler kullanıyor.)
19. The presentation was enhanced with visuals to highlight the key points. (Sunum, ana noktaları vurg

lamak için görsellerle güçlendirildi.)
20. The event’s organizer made sure to highlight the safety measures in place. (Etkinliğin organizatörü, alınan güvenlik önlemlerini vurgulamak için özen gösterdi.)

Türkçe Anlamı: Işıklandırmak, aydınlatmak

1. The stage was highlighted with bright spotlights. (Sahne parlak spot ışıklarıyla aydınlatıldı.)
2. The building was beautifully highlighted with colorful lights during the festival. (Bina festival boyunca renkli ışıklarla güzel bir şekilde aydınlatıldı.)
3. The city skyline was highlighted by the sunset. (Şehir manzarası gün batımı ile aydınlatıldı.)
4. The painting was highlighted by the museum’s lighting. (Müzenin ışıklandırması, resmi güzel bir şekilde aydınlatıyordu.)
5. The garden was highlighted with strategically placed lanterns. (Bahçe stratejik olarak yerleştirilmiş fenerlerle aydınlatıldı.)
6. The concert was highlighted with a stunning light show. (Konser muhteşem bir ışık şovuyla aydınlatıldı.)
7. The actor’s face was highlighted by the spotlight. (Oyuncunun yüzü spot ışığıyla aydınlatıldı.)
8. The street was highlighted with decorative lamps. (Sokak dekoratif lambalarla aydınlatıldı.)
9. The restaurant’s interior was highlighted by the mood lighting. (Restoranın iç mekanı, atmosferik aydınlatma ile aydınlatıldı.)
10. The historical building was beautifully highlighted by the nighttime illumination. (Tarihi bina gece aydınlatmasıyla güzel bir şekilde aydınlatıldı.)
11. The stage was highlighted by the dramatic lighting changes. (Sahne dramatik ışık değişiklikleriyle aydınlatıldı.)
12. The garden was highlighted by the moonlight. (Bahçe ay ışığıyla aydınlatıldı.)
13. The room was highlighted with a single lamp. (Oda tek bir lambayla aydınlatıldı.)
14. The art gallery was beautifully highlighted with natural light. (Sanat galerisi doğal ışıkla güzel bir şekilde aydınlatıldı.)
15. The street was highlighted by the festive Christmas lights. (Sokak, kutlama amaçlı kullanılan Noel ışıklarıyla aydınlatıldı.)
16. The statue was beautifully highlighted by the fountain’s lighting. (Heykel, çeşmenin aydınlatmasıyla güzel bir şekilde aydınlatıldı.)
17. The bridge was highlighted by the reflection of the city lights on the water. (Köprü, şehir ışıklarının su üzerindeki yansımasıyla aydınlatıldı.)
18. The building’s entrance was highlighted by the neon sign. (Bina girişi, neon işareti ile aydınlatıldı.)
19. The theater was highlighted by the dimmed lights before the show started. (Tiyatro gösterisi başlamadan önce