Heuristic İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heuristic İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Heuristic Nedir?


Heuristic kelimesi, genellikle problem çözme veya karar verme sürecinde kullanılan bir yaklaşım veya stratejiyi ifade eder. Heuristic, çözüme ulaşmak için adım adım ilerlemek yerine, deneyim ve sezgiye dayalı hızlı bir yaklaşımdır.

Örnek cümleler:

  1. She used a heuristic approach to solve the complex math problem. (Karmaşık matematik problemi çözmek için sezgisel bir yaklaşım kullandı.)
  2. The team applied a heuristic algorithm to improve the performance of the machine learning model. (Ekip, makine öğrenimi modelinin performansını artırmak için sezgisel bir algoritma uyguladı.)
  3. He relied on heuristic reasoning to make a quick decision. (Hızlı bir karar vermek için sezgisel bir mantık kullanarak güvenliyordu.)
  4. The company used a heuristic method to analyze customer behavior. (Şirket, müşteri davranışlarını analiz etmek için sezgisel bir yöntem kullandı.)
  5. She employed a heuristic strategy to complete the project on time. (Proje zamanında tamamlamak için sezgisel bir strateji kullandı.)
  6. The heuristic approach helped him find the best solution to the problem. (Sezgisel yaklaşım, soruna en iyi çözümü bulmasına yardımcı oldu.)
  7. The researchers used a heuristic method to explore the relationship between two variables. (Araştırmacılar, iki değişken arasındaki ilişkiyi keşfetmek için sezgisel bir yöntem kullandı.)
  8. He used a heuristic technique to memorize the long list of vocabulary words. (Uzun kelime listesini ezberlemek için sezgisel bir teknik kullandı.)
  9. The teacher employed a heuristic approach to help the students understand the difficult concept. (Öğretmen, öğrencilerin zor kavramı anlamalarına yardımcı olmak için sezgisel bir yaklaşım kullandı.)
  10. The heuristic algorithm provided a faster and more efficient way to solve the optimization problem. (Sezgisel algoritma, optimizasyon problemi çözmek için daha hızlı ve daha verimli bir yol sağladı.)
  11. She used a heuristic principle to guide her decision-making process. (Karar verme sürecini yönlendirmek için sezgisel bir prensip kullandı.)
  12. The heuristic method helped the team identify the most important factors that influenced customer satisfaction. (Sezgisel yöntem, müşteri memnuniyetini etkileyen en önemli faktörleri belirlemeye yardımcı oldu.)
  13. The heuristic approach allowed the scientists to discover a new species of fish. (Sezgisel yaklaşım, bilim adamlarının yeni bir balık türü keşfetmelerine olanak sağladı.)
  14. He used a heuristic rule to estimate the cost of the project. (Projenin maliyetini tahmin etmek için sezgisel bir kural kullandı.)
  15. The heuristic algorithm helped the computer

system quickly find the shortest path between two points. (Sezgisel algoritma, bilgisayar sisteminin iki nokta arasındaki en kısa yolu hızlıca bulmasına yardımcı oldu.)
16. She relied on a heuristic strategy to come up with new ideas for the marketing campaign. (Pazarlama kampanyası için yeni fikirler bulmak için sezgisel bir stratejiye güvendi.)

  1. The heuristic approach allowed the team to solve the complex problem in a short amount of time. (Sezgisel yaklaşım, ekibin karmaşık problemleri kısa sürede çözmesine olanak sağladı.)
  2. He used a heuristic technique to improve his memory retention. (Bellek tutma yeteneğini artırmak için sezgisel bir teknik kullandı.)
  3. The heuristic algorithm helped the company identify patterns in customer behavior. (Sezgisel algoritma, şirketin müşteri davranışlarındaki kalıpları belirlemesine yardımcı oldu.)
  4. The teacher encouraged the students to use heuristic reasoning to solve the math problem. (Öğretmen, matematik problemi çözmek için sezgisel mantık kullanmaya teşvik etti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.