Harp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Harp
Harp kelimesi Türkçede “telli çalgı” anlamına gelir. Harp, genellikle klasik müzikte kullanılan, teller üzerinde çalınarak melodi üretilen bir çalgı türüdür.
- I love listening to the harp.
(Harp dinlemekten hoşlanıyorum.) - The harpist played a beautiful melody.
(Harpçı güzel bir melodi çaldı.) - The harp has a rich and beautiful sound.
(Harp zengin ve güzel bir sese sahiptir.) - She is a talented harpist.
(O, yetenekli bir harpçıdır.) - The harp is a delicate instrument.
(Harp, hassas bir enstrümandır.) - The harpist plucked the strings gently.
(Harpçı telleri nazikçe çekti.) - The harp is often used in orchestral music.
(Harp, genellikle orkestral müzikte kullanılır.) - The harpist’s fingers moved gracefully over the strings.
(Harpçının parmakları zarifçe teller üzerinde hareket etti.) - The harpist tuned her instrument before the performance.
(Harpçı, performansından önce enstrümanını ayarladı.) - The harp is a popular instrument in Irish music.
(Harp, İrlanda müziğinde popüler bir enstrümandır.) - The harp has been used in music for thousands of years.
(Harp, binlerce yıldır müzikte kullanılmaktadır.) - The harpist played at the wedding ceremony.
(Harpçı, düğün töreninde çaldı.) - The harpist’s fingers moved quickly across the strings.
(Harpçının parmakları hızla tellerin üzerinde hareket etti.) - The harp is a symbol of Ireland.
(Harp, İrlanda’nın sembolüdür.) - The harpist’s performance was stunning.
(Harpçının performansı etkileyiciydi.) - The harp is a difficult instrument to master.
(Harp, ustalaşması zor bir enstrümandır.) - The harpist played a haunting melody.
(Harpçı, ürpertici bir melodi çaldı.) - The harpist’s music filled the room.
(Harpçının müziği odayı doldurdu.) - The harp has a unique and enchanting sound.
(Harp, benzersiz ve büyüleyici bir sese sahiptir.) - The harpist’s fingers danced over the strings.
(Harpçının parmakları teller üzerinde dans etti.)
- The harp adds a touch of elegance to any event.
(Harp, herhangi bir etkinliğe zarafet katar.) - The harpist’s performance brought tears to my eyes.
(Harpçının performansı gözlerimden yaş getirdi.) - The harp is a versatile instrument that can be used in many different genres of music.
(Harp, birçok farklı müzik türünde kullanılabilen çok yönlü bir enstrümandır.) - The harpist’s delicate touch on the strings created a beautiful sound.
(Harpçının tellere hassas dokunuşu güzel bir ses oluşturdu.) - The harp has a calming effect on the listener.
(Harp, dinleyicide sakinleştirici bir etkiye sahiptir.) - The harpist’s skillful playing was a joy to watch.
(Harpçının yetenekli çalması izlemesi keyifliydi.) - The harp is often used to accompany singers.
(Harp, genellikle şarkıcıları eşlik etmek için kullanılır.) - The harpist’s performance was the highlight of the evening.
(Harpçının performansı akşamın en önemli anlarından biriydi.) - The harp’s soft, soothing sound is perfect for relaxation.
(Harp’ın yumuşak, yatıştırıcı sesi rahatlamak için mükemmeldir.) - The harpist’s fingers moved effortlessly across the strings.
(Harpçının parmakları rahatlıkla tellerin üzerinde hareket etti.)
Hemen Yorum Yaz