Handy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Handy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Handy Kelimesi

Türkçe Anlamı: kullanışlı, elverişli

Örnek Cümleler:

  1. I always keep a handy toolkit in my car. (Her zaman arabamda kullanışlı bir alet çantası bulundururum.)
  2. She is very handy in the kitchen. (Mutfakta çok elverişlidir.)
  3. This app is so handy for keeping track of my expenses. (Bu uygulama, giderlerimi takip etmek için çok kullanışlı.)
  4. Could you hand me that handy little gadget on the shelf? (O rafın üzerindeki elverişli küçük cihazı bana uzatabilir misin?)
  5. Having a handy map can be very useful when traveling in unfamiliar places. (Yabancı yerlerde seyahat ederken kullanışlı bir haritaya sahip olmak çok faydalı olabilir.)
  6. He’s very handy with a hammer and nails. (Çekiç ve çiviyle çok elverişlidir.)
  7. This book is a handy reference for gardening enthusiasts. (Bu kitap, bahçe meraklıları için kullanışlı bir başvuru kaynağıdır.)
  8. Keeping a handy first aid kit in your home is always a good idea. (Evde kullanışlı bir ilk yardım çantası bulundurmak her zaman iyi bir fikirdir.)
  9. The new smartphone has a handy feature that allows you to take photos with just one hand. (Yeni akıllı telefon, sadece bir elinizle fotoğraf çekmenize izin veren kullanışlı bir özellik içeriyor.)
  10. Her mother always taught her to be handy around the house. (Annesi ona her zaman evde elverişli olmayı öğretmiştir.)
  11. It’s handy to have a spare key in case you lock yourself out of the house. (Evden çıkarken kendinizi dışarıda kilitlerseniz yedek bir anahtarın olması kullanışlı olur.)
  12. A handy tip for keeping your clothes looking new is to wash them inside out. (Kıyafetlerinizin yeni görünümünü korumak için kullanışlı bir ipucu, içlerini dışarıya çevirerek yıkamaktır.)
  13. The hotel provides a handy shuttle service to and from the airport. (Otel, havalimanına ve havalimanından kullanışlı bir servis sağlar.)
  14. She always carries a handy notebook in her purse for jotting down ideas. (Fikirleri not etmek için çantasında her zaman kullanışlı bir defter taşır.)
  15. This website has a handy search feature that makes it easy to find what you’re looking for. (Bu web sitesinin kullanışlı bir arama özelliği vardır ve aradığınızı bulmayı kolaylaştırır.)
  16. His grandfather taught him a lot of handy skills, like how to fix a leaky faucet. (Dedesi ona birçok kullanışlı beceri öğretti, örneğin sızıntılı bir musluğu nasıl tamir edeceğini.)
  17. A handy trick for getting rid of fruit flies is to leave a bowl of vinegar out overnight. (M

Örnek Cümleler (devam):

  1. She always keeps a handy supply of snacks in her desk drawer. (Masa çekmecesinde her zaman kullanışlı bir atıştırmalık stoku bulundurur.)
  2. This backpack is so handy for hiking, with lots of pockets and compartments for storing gear. (Bu sırt çantası yürüyüş için çok kullanışlı, çok sayıda cep ve bölme eşyaları saklamak için.)
  3. It’s handy to have a friend who speaks the local language when traveling in a foreign country. (Yabancı bir ülkede seyahat ederken yerel dil konuşan bir arkadaşınızın olması kullanışlıdır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.