Handbag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Handbag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Handbag Nedir?


Handbag kelimesi Türkçede “el çantası” anlamına gelir. Kadınların en çok kullandığı aksesuarlardan biridir.

Örnek Cümleler:

  1. I never leave home without my handbag. (El çantam olmadan asla evden çıkmam.)
  2. She bought a new handbag to match her shoes. (Ayakkabılarıyla uyumlu yeni bir el çantası aldı.)
  3. The thief snatched her handbag and ran away. (Hırsız el çantasını kapıp kaçtı.)
  4. She rummaged through her handbag to find her keys. (Anahtarlarını bulmak için el çantasını karıştırdı.)
  5. Her handbag was so heavy she could barely carry it. (El çantası o kadar ağırdı ki neredeyse taşıyamadı.)
  6. She accidentally left her handbag on the train. (Trenin üzerinde el çantasını yanlışlıkla unuttu.)
  7. She loves collecting designer handbags. (Tasarımcı el çantaları toplamaktan hoşlanır.)
  8. She emptied her handbag and sorted through the contents. (El çantasını boşaltıp içindekileri sıraladı.)
  9. She found a lipstick stain on the inside of her handbag. (El çantasının içinde ruj lekesi buldu.)
  10. Her handbag is full of all sorts of knick-knacks. (El çantası her türlü çeşitli şeylerle dolu.)
  11. She clutched her handbag tightly as she walked through the dark alley. (Karanlık sokaktan geçerken el çantasını sıkı sıkıya tuttu.)
  12. She reached into her handbag and pulled out her wallet. (El çantasına uzandı ve cüzdanını çıkardı.)
  13. She always keeps a small mirror in her handbag. (Her zaman el çantasında küçük bir ayna bulundurur.)
  14. She searched her handbag frantically for her phone. (Telefonunu bulmak için el çantasını telaşla aradı.)
  15. She felt a sense of relief when she found her missing earring in her handbag. (Kaybolan küpesini el çantasında bulduğunda bir rahatlama hissetti.)
  16. She tucked her handbag under her arm and headed out the door. (El çantasını koltuğunun altına sıkıştırdı ve kapıya doğru ilerledi.)
  17. She opened her handbag and pulled out a pen and paper to take notes. (El çantasını açtı ve notlar almak için kalem ve kağıt çıkardı.)
  18. She admired her friend’s new handbag and asked where she bought it. (Arkadaşının yeni el çantasına hayran kaldı ve nereden aldığını sordu.)
  19. She accidentally spilled coffee on her handbag and was devastated. (Kahveyi el çantasına yanlışlıkla döktü ve çok üzüldü.)
  20. She quickly zipped up her handbag before someone could see what was inside. (İçindekiler
  1. She found a crumpled receipt at the bottom of her handbag. (El çantasının altında buruşmuş bir fiş buldu.)
  2. She always makes sure to have tissues in her handbag. (Her zaman el çantasında mendil bulundurmayı ihmal etmez.)
  3. She organized her handbag with different compartments for easy access. (El çantasını farklı bölümlere ayırarak kolay erişim sağladı.)
  4. She forgot to bring her handbag to the party and felt naked without it. (Partiye el çantasını getirmeyi unuttu ve onun olmadan çıplak hissetti.)
  5. She accidentally left her handbag open and her belongings scattered everywhere. (El çantasını yanlışlıkla açık bıraktı ve eşyaları her yere saçıldı.)
  6. She couldn’t find her car keys in her handbag and started to panic. (El çantasında arabasının anahtarlarını bulamadı ve paniklemeye başladı.)
  7. She always matches her handbag with her outfit. (Her zaman el çantasını kıyafetiyle uyumlu seçer.)
  8. She didn’t realize her handbag was unzipped and her wallet was exposed. (El çantasının açık olduğunu ve cüzdanının göründüğünü fark etmedi.)
  9. She accidentally left her handbag in the restaurant and had to go back for it. (Restoranda el çantasını yanlışlıkla bıraktı ve geri gitmek zorunda kaldı.)
  10. She loved the vintage look of her grandmother’s handbag. (Büyükannesinin el çantasının eski görünümünü sevdi.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. El çantam olmadan asla evden çıkmam.
  2. Ayakkabılarıyla uyumlu yeni bir el çantası aldı.
  3. Hırsız el çantasını kapıp kaçtı.
  4. Anahtarlarını bulmak için el çantasını karıştırdı.
  5. El çantası o kadar ağırdı ki neredeyse taşıyamadı.
  6. Trenin üzerinde el çantasını yanlışlıkla unuttu.
  7. Tasarımcı el çantaları toplamaktan hoşlanır.
  8. El çantasını boşaltıp içindekileri sıraladı.
  9. El çantasının içinde ruj lekesi buldu.
  10. El çantası her türlü çeşitli şeylerle dolu.
  11. Karanlık sokaktan geçerken el çantasını sıkı sıkıya tuttu.
  12. El çantasına uzandı ve cüzdanını çıkardı.
  13. Her zaman el çantasında küçük bir ayna bulundurur.
  14. Telefonunu bulmak için el çantasını telaşla aradı.
  15. Kaybolan küpesini el çantasında bulduğunda bir rahatlama hissetti.
  16. El çantasını koltuğunun altına sıkıştırdı ve kapıya doğru ilerledi.
  17. El çantasını açtı ve

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.