Hammock İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hammock İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Hammock Nedir?

Hammock, genellikle açık havada kullanılan, iki ucu birbirine bağlı bir bez parçasından yapılan dinlenme yatağıdır.

Örnek Cümleler:

1. I love to relax in my hammock in the garden. (Bahçedeki hamakta dinlenmeyi seviyorum.)
2. The hammock swayed gently in the breeze. (Hamak hafif rüzgarla nazikçe sallandı.)
3. We hung the hammock between two trees. (Hamak iki ağaç arasına astık.)
4. She spent the afternoon reading a book in her hammock. (O, öğleden sonra hamakta kitap okuyarak geçirdi.)
5. I fell asleep in my hammock and had a lovely nap. (Hamakta uyuyakaldım ve güzel bir şekerleme yaptım.)
6. Hammocks are a great way to relax and unwind. (Hamaklar rahatlamak ve gevşemek için harika bir yoldur.)
7. The hammock was big enough for two people to lie in. (Hamak, iki kişinin yatabileceği kadar büyüktü.)
8. She swung back and forth in the hammock, enjoying the sensation. (Hamakta öne ve arkaya sallanarak hissetmenin keyfini çıkardı.)
9. We took the hammock on our camping trip and set it up between two trees. (Kamp gezimize hamak aldık ve iki ağaç arasına kurduk.)
10. Hammocks are perfect for lazy summer afternoons. (Hamaklar tembel yaz öğleden sonraları için mükemmeldir.)
11. The hammock was made from soft, comfortable fabric. (Hamak yumuşak, rahat bir kumaştan yapılmıştı.)
12. He dozed off in the hammock, lulled by the gentle swaying. (Hamakta hafif sallanma ile sakinleştirilerek uykuya daldı.)
13. The hammock was a popular spot for napping in the afternoon. (Hamak öğleden sonraları şekerleme yapmak için popüler bir noktaydı.)
14. We strung up the hammock between two palm trees on the beach. (Plajda iki palmiye arasına hamak astık.)
15. I spent hours lounging in the hammock, watching the clouds go by. (Saatlerce hamakta uzanarak, bulutları izledim.)
16. The hammock was so comfortable that he almost fell asleep in it. (Hamak o kadar rahattı ki neredeyse uyuyakaldı.)
17. We brought the hammock on our road trip and set it up in the campground. (Karavan gezimize hamak getirdik ve kamp alanında kurduk.)
18. Hammocks can be used for sleeping, relaxing, or just hanging out. (Hamaklar uyumak, dinlenmek veya takılmak için kullanılabilir.)
19. She lay in the hammock, listening to the birds chirping in the trees. (O, ağaçlarda cıvıldayan kuşları dinleyerek hamakta uzandı.)
20. The hamm

ock provided a perfect place to read a book and enjoy the fresh air. (Hamak, kitap okumak ve taze hava keyfi için mükemmel bir yer sağladı.)

Türkçe Anlamları:

1. Bahçedeki hamakta dinlenmeyi seviyorum.
2. Hamak hafif rüzgarla nazikçe sallandı.
3. Hamak iki ağaç arasına astık.
4. O, öğleden sonra hamakta kitap okuyarak geçirdi.
5. Hamakta uyuyakaldım ve güzel bir şekerleme yaptım.
6. Hamaklar rahatlamak ve gevşemek için harika bir yoldur.
7. Hamak, iki kişinin yatabileceği kadar büyüktü.
8. Hamakta öne ve arkaya sallanarak hissetmenin keyfini çıkardı.
9. Kamp gezimize hamak aldık ve iki ağaç arasına kurduk.
10. Hamaklar tembel yaz öğleden sonraları için mükemmeldir.
11. Hamak yumuşak, rahat bir kumaştan yapılmıştı.
12. Hamakta hafif sallanma ile sakinleştirilerek uykuya daldı.
13. Hamak öğleden sonraları şekerleme yapmak için popüler bir noktaydı.
14. Plajda iki palmiye arasına hamak astık.
15. Saatlerce hamakta uzanarak, bulutları izledim.
16. Hamak o kadar rahattı ki neredeyse uyuyakaldı.
17. Karavan gezimize hamak getirdik ve kamp alanında kurduk.
18. Hamaklar uyumak, dinlenmek veya takılmak için kullanılabilir.
19. O, ağaçlarda cıvıldayan kuşları dinleyerek hamakta uzandı.
20. Hamak, kitap okumak ve taze hava keyfi için mükemmel bir yer sağladı.