Habitation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Habitation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Habitation İle İlgili İngilizce Cümleler

Anlamı:

Habitation, insanların yaşadığı yerleri ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. Habitation is a basic need for human beings. (İnsanlar için temel bir ihtiyaç olan barınma.)
2. The new apartment complex provides affordable habitation for the residents. (Yeni apartman kompleksi sakinlere uygun fiyatlı barınma sağlar.)
3. In some countries, people still live in primitive habitations made of mud or straw. (Bazı ülkelerde insanlar hala çamurdan veya samandan yapılmış ilkel barınaklarda yaşıyorlar.)
4. The city council is responsible for ensuring that all habitations meet basic safety standards. (Belediye konutların temel güvenlik standartlarını karşıladığından emin olmakla sorumludur.)
5. The construction of new habitations in the area has led to an increase in property values. (Bölgedeki yeni konutların inşası mülk değerlerinde artışa neden oldu.)
6. The homeless often struggle to find adequate habitation in urban areas. (Evsize genellikle kentsel alanlarda yeterli barınma bulmakta zorlanırlar.)
7. Many people choose to live in rural areas because they prefer a quieter habitation. (Birçok insan sessiz bir barınmayı tercih ettikleri için kırsal alanlarda yaşamayı seçiyor.)
8. The government has launched a new initiative to provide affordable habitation for low-income families. (Hükümet düşük gelirli ailelere uygun fiyatlı barınma sağlamak için yeni bir girişim başlattı.)
9. The habitation of the nomadic tribe was a tent made of animal skins. (Geçici olarak yer değiştiren kabilelerin barınma şekli hayvan derisinden yapılmış çadırlardı.)
10. The habitation of the ancient civilization was an impressive palace made of stone. (Eski medeniyetlerin barınma yeri taştan yapılmış etkileyici bir saraydı.)
11. The habitation crisis in the city has led to an increase in homelessness. (Şehirdeki barınma krizi evsizliğin artmasına neden oldu.)
12. The architect designed a habitation that blends in with the

natural surroundings. (Mimar doğal çevreye uyumlu bir barınma tasarladı.)
13. The government plans to build more affordable habitations to tackle the housing shortage. (Hükümet, konut kıtlığıyla mücadele etmek için daha fazla uygun fiyatlı barınma yapmayı planlıyor.)

14. The habitation of the wealthy was a luxurious mansion with a swimming pool and a tennis court. (Zenginlerin barınma yeri yüzme havuzu ve tenis kortu olan lüks bir malikane idi.)
15. The government provides financial assistance to families who cannot afford proper habitation. (Hükümet, uygun barınma imkanı olmayan ailelere maddi yardım sağlar.)
16. The indigenous people of the region have a unique habitation style that reflects their cultural traditions. (Bölgenin yerli halkının kültürel geleneklerini yansıtan benzersiz bir barınma tarzı vardır.)
17. The hurricane destroyed many habitations along the coast. (Kasırga sahil boyunca birçok barınağı yıktı.)
18. The company provides temporary habitation for its employees who are working in a different city. (Şirket farklı bir şehirde çalışan çalışanları için geçici barınma sağlar.)
19. The habitation of the artist was a small studio apartment in the city center. (Sanatçının barınma yeri şehir merkezinde küçük bir stüdyo apartmandı.)
20. The government has introduced new regulations to ensure that all habitations meet energy efficiency standards. (Hükümet tüm konutların enerji verimliliği standartlarını karşıladığından emin olmak için yeni düzenlemeler getirdi.)

Türkçe Karşılıkları:

1. İnsanlar için temel bir ihtiyaç olan barınma.
2. Yeni apartman kompleksi sakinlere uygun fiyatlı barınma sağlar.
3. Bazı ülkelerde insanlar hala çamurdan veya samandan yapılmış ilkel barınaklarda yaşıyorlar.
4. Belediye konutların temel güvenlik standartlarını karşıladığından emin olmakla sorumludur.
5. Bölgedeki yeni konutların inşası mülk değerlerinde artışa neden oldu.
6. Evsize genellikle kentsel alanlarda yeterli barınma bulmakta zorlanırlar.
7. Birçok insan sessiz bir barınmayı tercih ettikleri için kırsal alanlarda yaşamayı seçiyor.
8. Hükümet düşük gelir