Habitat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Habitat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Habitat

Habitat, canlıların yaşadığı doğal ortamı ifade eder.

1. The loss of natural habitat is a major threat to wildlife. (Doğal habitatın kaybı, yaban hayatı için büyük bir tehdittir.)
2. The forest is the natural habitat of many animals. (Orman, birçok hayvanın doğal yaşam alanıdır.)
3. The zoo tries to recreate the animals’ natural habitat. (Hayvanat bahçesi, hayvanların doğal habitatını yeniden oluşturmaya çalışır.)
4. Urbanization has destroyed much of the natural habitat in the area. (Kentselleşme, bölgedeki doğal habitatın büyük bir kısmını yok etmiştir.)
5. The polar bear’s habitat is threatened by climate change. (Kutup ayısının yaşam alanı, iklim değişikliği nedeniyle tehdit altındadır.)
6. The conservation group is working to protect the habitat of endangered species. (Koruma grubu, tehlikede olan türlerin habitatını korumak için çalışıyor.)
7. The migration of birds is often tied to changes in their habitat. (Kuşların göçü genellikle habitatlarındaki değişikliklerle bağlantılıdır.)
8. The destruction of coral reefs is causing damage to marine habitats. (Mercan kayalıklarının yok edilmesi, deniz habitatlarına zarar veriyor.)
9. The project aims to restore the natural habitat of the river. (Proje, nehrenin doğal habitatını yeniden kazandırmayı amaçlıyor.)
10. The insect population is declining due to the loss of their natural habitat. (Böcek nüfusu, doğal habitatın kaybı nedeniyle azalıyor.)
11. The national park provides a protected habitat for many species. (Milli park, birçok tür için korunaklı bir habitat sağlar.)
12. The conservationists are concerned about the destruction of the wetlands habitat. (Koruma uzmanları, sulak alanların habitatının yok edilmesinden endişe duyuyorlar.)
13. The habitat of the tiger is being threatened by deforestation. (Kaplanın habitatı, ormansızlaşma nedeniyle tehdit altında.)
14. The government is working to preserve the natural habitats of rare plants. (Hükümet, nadir bitki türlerinin doğal habitatlarını korumak için çalışıyor.)
15. The new housing development is encroaching on the habitat of local wildlife. (Yeni konut projesi, yerel yaban hayatının habitatına ilerliyor.)
16. The river provides an important habitat for fish and other aquatic animals. (Nehir, balıklar ve diğer sucul hayvanlar için önemli bir habitat sağlar.)
17. The expansion of agriculture has resulted in the loss of many natural habitats. (Tarımın genişlemesi, birçok doğal habitatın kaybına neden oldu.)
18. The conservation effort includes the restoration of damaged habitats. (Koruma çabası, hasar görmüş habitatların yeniden kazanımını içerir.)
19. The study focuses on the effects of pollution on the habitat of marine organisms. (Çalışma, kirliliğin den

iz organizmaların habitatı üzerindeki etkilerine odaklanıyor.)
20. The national park ranger educates visitors on the importance of preserving natural habitats. (Milli park bekçisi, ziyaretçilere doğal habitatların korunmasının önemini öğretiyor.)