Gulag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gulag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gulag

Gulag, Sovyetler Birliği’nin 1920’lerden 1950’lere kadar süren zorunlu çalışma kampları sistemi anlamına gelir. Bu kamplar, hükümetin muhalifleri, suçluları ve diğer “halk düşmanları” olarak kabul ettiği kişileri toplama ve cezalandırma amacıyla kurulmuştur.

Örnek cümleler:

  1. The Soviet Union operated a vast network of Gulag camps throughout the country. (Sovyetler Birliği ülke genelinde geniş bir Gulag kampı ağı işletti.)
  2. Millions of people were sent to the Gulag during Stalin’s reign of terror. (Milyonlarca insan, Stalin’in terör döneminde Gulag’a gönderildi.)
  3. Solzhenitsyn’s novel “One Day in the Life of Ivan Denisovich” depicts the harsh realities of life in a Gulag camp. (Soljenitsin’in “İvan Denisoviç’in Bir Günü” romanı, bir Gulag kampındaki yaşamın sert gerçeklerini tasvir ediyor.)
  4. The prisoners in the Gulag were forced to perform hard labor for long hours every day. (Gulag’daki mahkumlar her gün uzun saatler boyunca zorlu işler yapmaya zorlandılar.)
  5. Many prisoners in the Gulag died from malnutrition, disease, and overwork. (Gulag’daki birçok mahkum, yetersiz beslenme, hastalık ve aşırı çalışma nedeniyle öldü.)
  6. The Gulag system was notorious for its brutality and inhumane treatment of prisoners. (Gulag sistemi, mahkumların acımasız ve insanlık dışı muamelesine yönelik kötü bir üne sahipti.)
  7. The Gulag camps were often located in remote, inhospitable regions of the Soviet Union. (Gulag kampları genellikle Sovyetler Birliği’nin uzak, yaşanmaz bölgelerinde yer alırdı.)
  8. Many innocent people were sent to the Gulag simply for expressing their political opinions. (Birçok masum insan, siyasi görüşlerini dile getirdikleri için sadece Gulag’a gönderildi.)
  9. Some prisoners in the Gulag managed to survive by forming close bonds with their fellow inmates. (Gulag’daki bazı mahkumlar, diğer hükümlülerle yakın bağlar kurarak hayatta kalmayı başardı.)
  10. The Gulag system was a key tool of Soviet state terror and repression. (Gulag sistemi, Sovyet devletinin terör ve baskı araçlarından biri olarak önemli bir rol oynadı.)
  11. The conditions in the Gulag were so harsh that many prisoners lost all hope and gave up on life. (Gulag’daki koşullar o kadar sertti ki, birçok mahkum tüm umudunu kaybetti ve yaşama vazgeçti.)
  12. The Soviet authorities used the Gulag system to extract cheap labor from prisoners for industrial projects. (Sovyet yetkilileri, Gulag sistemi

‘ni, sanayi projeleri için mahkumlardan ucuz işgücü çıkarmak için kullandılar.)
13. The Gulag camps were often overcrowded and unsanitary, leading to the spread of disease and illness. (Gulag kampları genellikle kalabalıktı ve hijyenik olmayan koşullar vardı, bu da hastalık ve rahatsızlıkların yayılmasına neden oldu.)

  1. Many prisoners in the Gulag were subjected to physical and psychological torture by their captors. (Gulag’daki birçok mahkum, tutsakları tarafından fiziksel ve psikolojik işkenceye maruz kaldı.)
  2. The Gulag system continued to exist in the Soviet Union until the late 1950s. (Gulag sistemi, Sovyetler Birliği’nde 1950’lerin sonlarına kadar varlığını sürdürdü.)
  3. The prisoners in the Gulag were often given insufficient food and clothing, leading to malnutrition and exposure to the elements. (Gulag’daki mahkumlara genellikle yetersiz yiyecek ve giysi verildi, bu da yetersiz beslenme ve hava koşullarına maruz kalmalarına neden oldu.)
  4. Many former Gulag prisoners suffered from lifelong physical and mental health problems as a result of their experiences. (Birçok eski Gulag mahkumu, deneyimlerinin bir sonucu olarak ömür boyu süren fiziksel ve zihinsel sağlık sorunları yaşadı.)
  5. The Gulag system was a tool of political repression and control, used to silence dissent and opposition to the Soviet regime. (Gulag sistemi, Sovyet rejimine karşı muhalefeti ve itirazları susturmak için kullanılan bir siyasi baskı ve kontrol aracıydı.)
  6. Some prisoners in the Gulag managed to escape or resist their captors, often at great personal risk. (Gulag’daki bazı mahkumlar, sık ​​sık büyük kişisel risk altında, tutsaklarından kaçmayı veya direnmeyi başardı.)
  7. The Gulag system remains a dark chapter in Soviet history, a reminder of the dangers of authoritarian rule and the abuse of state power. (Gulag sistemi, otoriter yönetimin tehlikelerine ve devlet gücünün kötüye kullanımına dair bir hatırlatma olarak, Sovyet tarihinin karanlık bir bölümü olarak kalmaktadır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.