Grope İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Grope İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Grope

Grope, bir yere dokunarak veya hissederek arama eylemidir.

Örnek Cümleler:

  1. He groped around in the dark for his keys. (Anahtarlarını karanlıkta hissederek aradı.)
  2. The blind man groped his way through the crowded room. (Kör adam kalabalık odada yönünü hissederek buldu.)
  3. She groped for the light switch in the unfamiliar room. (O, tanımadığı odada ışık anahtarını hissederek aradı.)
  4. He groped her arm as they walked along. (Yürürken onun kolunu hissederek tuttu.)
  5. The doctor groped the patient’s abdomen for any signs of discomfort. (Doktor, hastanın rahatsızlık belirtisi olup olmadığını hissederek karın bölgesine dokundu.)
  6. She groped for the right words to express her feelings. (Duygularını ifade etmek için doğru kelimeleri hissederek aradı.)
  7. The police officer groped the suspect for any concealed weapons. (Polis memuru, gizli silah olup olmadığını hissederek şüphelinin üzerini aradı.)
  8. He groped for the phone in the darkness of the movie theater. (Sinema salonunun karanlığında telefonu hissederek aradı.)
  9. The blindfolded contestant groped for the objects on the table. (Gözleri bağlı yarışmacı, masadaki nesneleri hissederek aradı.)
  10. She groped in her purse for her wallet. (Cüzdanını hissederek çantasında aradı.)
  11. The hiker groped his way up the steep mountain trail. (Dağ yolunda tırmanırken yönünü hissederek ilerledi.)
  12. He groped for the door handle in the fog. (Sis içinde kapı kolunu hissederek aradı.)
  13. The detective groped for clues to solve the mystery. (Mistiği çözmek için ipuçlarını hissederek araştırdı.)
  14. The toddler groped for her mother’s hand in the crowded park. (Kalabalık parkta annesinin elini hissederek aradı.)
  15. She groped for the right chords on the guitar. (Gitarın doğru akorlarını hissederek aradı.)
  16. The rescuer groped his way through the dark smoke-filled building. (Karanlık ve dumana kaplı binada yönünü hissederek ilerledi.)
  17. He groped in his pockets for loose change. (Cebindeki bozuk paraları hissederek aradı.)
  18. The blind man groped for the cane leaning against the wall. (Duvara dayalı bastonu hissederek aradı.)
  19. She groped for the answer to the difficult math problem. (Zor matematik sorusunun cevabını hissederek aradı.)
  20. The prisoner was groped during a routine search. (Rutin arama sırasında mahkum hissedilerek arandı.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Anahtarlarını karanlıkta hissederek aradı.
  2. Kör adam kalabalık odada yönünü hissederek buldu.
  3. O, tanımadığı odada ışık anahtarını hissederek aradı.
  4. Yürürken onun kolunu hissederek tuttu.
  5. Doktor, hastanın rahatsızlık belirtisi olup olmadığını hissederek karın bölgesine dokundu.
  6. Duygularını ifade etmek için doğru kelimeleri hissederek aradı.
  7. Polis memuru, gizli silah olup olmadığını hissederek şüphelinin üzerini aradı.
  8. Sinema salonunun karanlığında telefonu hissederek aradı.
  9. Gözleri bağlı yarışmacı, masadaki nesneleri hissederek aradı.
  10. Cüzdanını hissederek çantasında aradı.
  11. Dağ yolunda tırmanırken yönünü hissederek ilerledi.
  12. Sis içinde kapı kolunu hissederek aradı.
  13. Mistiği çözmek için ipuçlarını hissederek araştırdı.
  14. Kalabalık parkta annesinin elini hissederek aradı.
  15. Gitarın doğru akorlarını hissederek aradı.
  16. Karanlık ve dumana kaplı binada yönünü hissederek ilerledi.
  17. Cebindeki bozuk paraları hissederek aradı.
  18. Duvara dayalı bastonu hissederek aradı.
  19. Zor matematik sorusunun cevabını hissederek aradı.
  20. Rutin arama sırasında mahkum hissedilerek arandı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.