Greatly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Greatly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Greatly Nedir?

Greatly, “büyük ölçüde” veya “çok fazla” anlamlarına gelen bir zarftır.

Örnek Cümleler:

1. I greatly enjoyed the concert last night.

   (Dün geceki konsere çok büyük bir zevkle katıldım.)

2. The new policy will greatly benefit the company.

   (Yeni politika şirkete büyük ölçüde fayda sağlayacak.)

3. She greatly underestimated the amount of work that was required.

   (Gereken iş miktarını büyük ölçüde küçümsedi.)

4. The team’s performance has greatly improved since the new coach arrived.

   (Yeni antrenör geldiğinden beri takımın performansı büyük ölçüde iyileşti.)

5. His contributions to the project were greatly appreciated.

   (Proje için yaptığı katkılar büyük ölçüde takdir edildi.)

6. The storm greatly damaged the crops.

   (Fırtına tarım ürünlerine büyük ölçüde zarar verdi.)

7. The population of the city has greatly increased in recent years.

   (Kent nüfusu son yıllarda büyük ölçüde arttı.)

8. The new technology has greatly simplified the manufacturing process.

   (Yeni teknoloji, üretim sürecini büyük ölçüde basitleştirdi.)

9. Her dedication to her work is greatly admired.

   (İşine olan bağlılığı büyük ölçüde takdir ediliyor.)

10. The restaurant’s popularity has greatly increased since it was featured in the newspaper.

    (Gazetede yer aldığından beri restoranın popülaritesi büyük ölçüde arttı.)

11. The team’s morale was greatly affected by the loss.

    (Takımın moral durumu kayıptan büyük ölçüde etkilendi.)

12. The new law will greatly restrict access to certain medications.

    (Yeni yasa, belirli ilaçlara erişimi büyük ölçüde kısıtlayacak.)

13. The company’s profits have greatly exceeded expectations.

    (Şirketin karı beklentileri büyük

    ölçüde aştı.)

14. His speech greatly inspired the audience.

    (Konuşması izleyicileri büyük ölçüde etkiledi.)

15. The accident greatly impacted the community.

    (Kaza topluluğu büyük ölçüde etkiledi.)

16. The new software greatly improves productivity.

    (Yeni yazılım, verimliliği büyük ölçüde artırır.)

17. The team’s success is greatly attributed to their hard work.

    (Takımın başarısı, büyük ölçüde çalışmalarına atfedilir.)

18. The book has greatly influenced my thinking.

    (Kitap, düşüncelerimi büyük ölçüde etkiledi.)

19. The new product will greatly expand the company’s market share.

    (Yeni ürün, şirketin pazar payını büyük ölçüde genişletecek.)

20. The weather greatly impacted our travel plans.

    (Hava durumu, seyahat planlarımızı büyük ölçüde etkiledi.)

21. The company’s reputation has greatly improved since the new CEO took over.

    (Yeni CEO göreve geldiğinden beri şirketin itibarı büyük ölçüde iyileşti.)