Gracious İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gracious İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gracious (Kibar, nazik)

Gracious kelimesi, kibar ve nazik anlamlarında kullanılan bir sıfattır. Aşağıda, gracious kelimesinin İngilizce cümlelerde kullanımına örnekler verilmiştir:

  1. She was gracious enough to offer her help. (O, yardımını teklif etmek için kibar/yetenekliydi.)
  2. The hostess greeted us with a gracious smile. (Ev sahibesi bize kibar bir gülümsemeyle selamladı.)
  3. The gracious lady donated a large sum of money to the charity. (Kibar bayan hayır kurumuna büyük bir miktar para bağışladı.)
  4. He wrote a gracious letter thanking his colleagues for their hard work. (Meslektaşlarına yaptıkları iş için teşekkür etmek için kibar bir mektup yazdı.)
  5. The gracious prince stopped to talk to his subjects. (Kibar prens vatandaşlarıyla konuşmak için durdu.)
  6. She received us with gracious hospitality. (Kibar bir misafirperverlikle bizi karşıladı.)
  7. The gracious teacher always had time for her students. (Kibar öğretmen her zaman öğrencileri için zaman ayırdı.)
  8. The gracious gesture of the stranger was greatly appreciated. (Yabancının kibar hareketi çok takdir edildi.)
  9. The hotel staff were gracious and accommodating. (Otel personeli kibar ve uyumlu idi.)
  10. The gracious receptionist made us feel welcome. (Kibar resepsiyonist bizi hoş geldiniz hissettirdi.)
  11. She was gracious in her defeat, congratulating her opponent. (O, yenilgisinde kibardı, rakibini tebrik etti.)
  12. The gracious host made sure everyone had enough to eat and drink. (Kibar ev sahibi herkesin yeterli yemek ve içecek aldığından emin oldu.)
  13. The gracious couple made a generous donation to the local food bank. (Kibar çift yerel gıda bankasına cömert bir bağışta bulundu.)
  14. The gracious guest brought a thoughtful gift for the hostess. (Kibar misafir ev sahibine düşünceli bir hediye getirdi.)
  15. The gracious waiter went out of his way to make sure we enjoyed our meal. (Kibar garson yemeğimizi keyifli geçirdiğimizden emin olmak için çaba gösterdi.)
  16. The gracious lady volunteered her time to help with the community event. (Kibar bayan topluluk etkinliğine yardım etmek için zamanını gönüllü olarak harcadı.)
  17. The gracious speaker thanked the audience for their attention. (Kibar konuşmacı izleyicilere ilgi gösterdikleri için teşekkür etti.)
  18. The gracious neighbor offered to watch our children while we were away. (Kibar komşu biz yokken çocuklarımıza bakmayı teklif etti.)
  19. The gracious athlete congratulated his opponent on a well-played game. (Kibar sporcu rakibini
  1. The gracious employer provided her employees with bonuses and time off during the holiday season. (Kibar işveren çalışanlarına tatil sezonunda bonuslar ve izinler sağladı.)

Türkçe anlamlarıyla birlikte bu örnek cümleler, gracious kelimesinin kibarlık, naziklik, misafirperverlik, cömertlik ve teşekkür ifadeleri ile ilgili kullanımını yansıtmaktadır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.