Golden İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Golden İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Golden

Golden, Türkçe anlamı “altın rengi” veya “altın gibi değerli” olan bir kelimedir.

Örnek cümleler:

1. The golden sun set over the ocean. (Altın rengi güneş okyanusun üzerinde battı.)
2. The Olympic medalist received a golden trophy. (Olimpiyat madalyalısı altın bir kupa aldı.)
3. She wore a beautiful golden necklace to the party. (Partiye güzel bir altın kolye taktı.)
4. The golden leaves on the trees looked stunning in the autumn sun. (Ağaçlardaki altın yapraklar sonbahar güneşinde harika görünüyordu.)
5. The golden rule is to treat others as you would like to be treated. (Altın kural, başkalarına kendinize nasıl davranılmasını istiyorsanız öyle davranmaktır.)
6. She found a golden opportunity to start her own business. (Kendi işine başlamak için altın bir fırsat buldu.)
7. The golden age of cinema was in the 1930s. (Sinemanın altın çağı 1930’larda yaşandı.)
8. The golden sands of the beach stretched out for miles. (Plajın altın rengi kumları milce uzanıyordu.)
9. The golden retriever wagged its tail happily. (Golden Retriever mutlu bir şekilde kuyruğunu salladı.)
10. The painting was framed in a beautiful golden border. (Tablo güzel bir altın çerçeve içindeydi.)
11. The golden ticket was the key to Willy Wonka’s chocolate factory. (Altın bileti Willy Wonka’nın çikolata fabrikasına giriş anahtarıydı.)
12. She won a golden trophy for her outstanding performance. (Olağanüstü performansı nedeniyle altın bir kupa kazandı.)
13. The wedding ring was made of pure golden. (Düğün yüzüğü saf altından yapılmıştı.)
14. He had a golden opportunity to travel around the world. (Dünya çapında seyahat etmek için altın bir fırsatı vardı.)
15. The golden ratio is found in nature and art. (Altın oran doğada ve sanatta

16. The golden arches of McDonald’s are recognized all over the world. (McDonald’s’ın altın kemerleri dünyanın her yerinde tanınır.)
17. The book was bound in a cover with golden lettering. (Kitap altın harflerle kaplanmış bir kapakla bağlandı.)
18. The sunset created a golden hue in the sky. (Güneş batarken gökyüzünde altın bir renk tonu oluştu.)
19. The jewelry store had a display of beautiful golden bracelets. (Mücevher dükkanında güzel altın bilezikler sergileniyordu.)
20. The golden retriever is known for its friendly and loyal personality. (Golden Retriever dostça ve sadık kişiliğiyle bilinir.)

(Türkçe karşılıklar yazıların başında verilmiştir.)