Get Right İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Get Right
Türkçe Anlamı: Doğruyu elde etmek, doğruyu yapmak, düzgün bir şekilde hareket etmek.
- He always tries to get right with his parents. (O her zaman ebeveynleriyle doğru bir ilişki kurmaya çalışır.)
- It’s important to get right with the facts before making any decision. (Herhangi bir karar vermeden önce gerçeklerle doğru bir şekilde yüzleşmek önemlidir.)
- She needs to get right with herself before she can start a new relationship. (Yeni bir ilişkiye başlamadan önce kendisiyle doğru bir şekilde yüzleşmesi gerekiyor.)
- I need to get right with my diet and start eating healthier. (Diyetimle doğru bir şekilde yüzleşmeli ve daha sağlıklı beslenmeye başlamalıyım.)
- He’s trying to get right with the law after his previous convictions. (Daha önceki suçlamalarından sonra yasayla doğru bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor.)
- It’s important to get right with your finances to avoid debt. (Borçtan kaçınmak için finanslarınızla doğru bir şekilde yüzleşmek önemlidir.)
- She’s trying to get right with her boss after a disagreement. (Anlaşmazlıktan sonra patronuyla doğru bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor.)
- He needs to get right with his emotions before he can move on. (İlerleyebilmesi için duygularıyla doğru bir şekilde yüzleşmesi gerekiyor.)
- Getting right with the truth can be difficult, but it’s necessary for growth. (Gerçekle doğru bir şekilde yüzleşmek zor olabilir, ancak büyüme için gereklidir.)
- She’s trying to get right with her mistakes and learn from them. (Hatalarıyla doğru bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor ve onlardan öğrenmeye çalışıyor.)
- He needs to get right with his schedule and manage his time more effectively. (Zamanını daha etkili bir şekilde yönetmek için programıyla doğru bir şekilde yüzleşmesi gerekiyor.)
- It’s important to get right with your health and prioritize self-care. (Sağlığınıza öncelik vermek ve kendinize iyi bakmak önemlidir.)
- He’s trying to get right with his past and move forward. (Geçmişiyle doğru bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor ve ileriye doğru adım atıyor.)
- Getting right with your goals requires planning and dedication. (Hedeflerinizle doğru bir şekilde yüzleşmek planlama ve özveri gerektirir.)
- She needs to get right with her relationships
- She needs to get right with her relationships and communicate more effectively. (İlişkileriyle doğru bir şekilde yüzleşmeli ve daha etkili iletişim kurmalıdır.)
- Getting right with your career goals requires hard work and perseverance. (Kariyer hedefleriyle doğru bir şekilde yüzleşmek, çalışkanlık ve azim gerektirir.)
- He’s trying to get right with his finances and save more money. (Finanslarıyla doğru bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor ve daha fazla para biriktirmeye çalışıyor.)
- It’s important to get right with your mental health and seek help when needed. (Mental sağlığınızla doğru bir şekilde yüzleşmek ve ihtiyaç duyulduğunda yardım istemek önemlidir.)
- She’s trying to get right with her productivity and develop better habits. (Verimliliğiyle doğru bir şekilde yüzleşmeye çalışıyor ve daha iyi alışkanlıklar geliştirmeye çalışıyor.)
- Getting right with your values and beliefs can lead to a more fulfilling life. (Değerlerinizle ve inançlarınızla doğru bir şekilde yüzleşmek, daha tatmin edici bir hayata yol açabilir.)
Hemen Yorum Yaz