Get Old İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Get Old İle İlgili Cümleler
Get Old, “yaşlanmak” anlamına gelen bir deyimdir.
- I don’t want to get old too quickly. (Çok çabuk yaşlanmak istemiyorum.)
- It’s a fact of life that we all get old. (Hepimizin yaşlandığı hayat gerçeği.)
- She’s getting old gracefully. (Zarifçe yaşlanıyor.)
- Don’t be afraid to get old. (Yaşlanmaktan korkmayın.)
- Getting old is just a natural part of life. (Yaşlanmak sadece hayatın doğal bir parçasıdır.)
- I hope to get old with my partner. (Ortak olmakla yaşlanmayı umuyorum.)
- Getting old doesn’t mean you have to stop having fun. (Yaşlanmak, eğlenmeyi bırakmanız gerektiği anlamına gelmez.)
- She’s worried about getting old alone. (Yalnız yaşlanmaktan endişe ediyor.)
- Getting old is a privilege not everyone gets to experience. (Yaşlanmak, herkesin deneyimleyemediği bir ayrıcalıktır.)
- I don’t feel like I’m getting old. (Yaşlandığımı hissetmiyorum.)
- Getting old can be a scary thought. (Yaşlanmak korkutucu bir düşünce olabilir.)
- I don’t want to get old and regret not doing things. (Yaşlanmak ve yapmadığım şeyleri pişman olmak istemiyorum.)
- Getting old means facing new challenges. (Yaşlanmak, yeni zorluklarla yüzleşmek anlamına gelir.)
- I hope to get old and be able to travel the world. (Yaşlanmak ve dünyayı gezebilmeyi umuyorum.)
- Getting old is a time to reflect on your life. (Yaşlanmak, hayatınıza bir göz atma zamanıdır.)
- I’m not worried about getting old. (Yaşlanmaktan endişe etmiyorum.)
- Getting old means learning to appreciate the little things. (Yaşlanmak, küçük şeyleri takdir etmeyi öğrenmek anlamına gelir.)
- She’s afraid of getting old and losing her independence. (Yaşlanmaktan ve bağımsızlığını kay
betmek istiyor musunuz?
Hemen Yorum Yaz