Genealogical İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Genealogical İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Genealogical Nedir?

Genealogical, kelime anlamı olarak “soybilimsel” anlamına gelmektedir. Bu terim, bir kişinin ailesinin tarihi ile ilgili olan her şeyi ifade etmek için kullanılır. Genellikle aile ağaçları, doğum, ölüm, evlilik ve diğer benzeri kayıtların incelenmesini içerir.

Genealogical İle İlgili Örnek Cümleler

1. My cousin is really into genealogical research, and has traced our family tree back to the 17th century. (Kuzenim gerçekten soybilimsel araştırmalarla ilgileniyor ve aile ağacımızı 17. yüzyıla kadar izlemiş.)
2. I recently discovered some fascinating genealogical information about my great-grandfather. (Büyük dedemle ilgili ilginç soybilimsel bilgiler keşfettim.)
3. The genealogical records at the local library helped me fill in some missing pieces of my family history. (Yerel kütüphanedeki soybilimsel kayıtlar, aile tarihimde eksik olan bazı parçaları tamamlamama yardımcı oldu.)
4. Genealogical research can be time-consuming, but it’s also very rewarding. (Soybilimsel araştırmalar zaman alıcı olabilir, ancak aynı zamanda çok ödüllendirici de olabilir.)
5. There are many online resources available for genealogical research, including databases and forums. (Veritabanları ve forumlar da dahil olmak üzere soybilimsel araştırmalar için birçok çevrimiçi kaynak bulunmaktadır.)
6. Genealogical research can help you learn more about your ancestors and where you come from. (Soybilimsel araştırmalar, atalarınız ve nereden geldiğiniz hakkında daha fazla bilgi edinmenize yardımcı olabilir.)
7. The genealogical society in our town meets once a month to share research tips and findings. (Kasabamızdaki soybilim topluluğu, araştırma ipuçları ve bulgularını paylaşmak için ayda bir kez bir araya geliyor.)
8. Genealogical research is a great way to connect with relatives you may have lost touch with over the years. (Soybilimsel araştırmalar, yıllar içinde temasını kaybettiğiniz akrabalarla bağlantı kurmanın harika bir yoludur.)
9. The genealogical records I found at the courthouse helped me discover a previously unknown branch of my family tree. (Mahkemedeki soybilimsel kayıtlar, aile ağacımda daha önce bilinmeyen bir dal keşfetmeme yardımcı oldu.)
10. My grandmother’s diary has been an invaluable resource for my genealogical research. (Büyükannemin günlüğü, soybilimsel araştırmalarım için paha biçilmez bir kaynak oldu.)
11. Genealogical research can be challenging,

but it’s also a lot of fun, especially when you uncover new information about your family’s history. (Soybilimsel araştırmalar zorlayıcı olabilir, ancak aile tarihinizle ilgili yeni bilgiler keşfettiğinizde özellikle eğlenceli de olabilir.)
12. The genealogical society in my city offers classes and workshops to help people get started with their research. (Şehrimizdeki soybilim topluluğu, araştırmalarına başlamak isteyen insanlara yardımcı olmak için sınıf ve atölye çalışmaları sunuyor.)

13. Genealogical research has become increasingly popular in recent years, as more people want to learn about their heritage. (Soybilimsel araştırmalar, insanların kökenlerini öğrenmek istedikleri için son yıllarda giderek daha popüler hale gelmiştir.)
14. My uncle has a huge collection of genealogical documents and artifacts, including old photos and letters. (Amcamın eski fotoğraflar ve mektuplar da dahil olmak üzere büyük bir soybilimsel belge ve eser koleksiyonu var.)
15. Genealogical research can help you uncover fascinating stories about your ancestors, some of which may have been lost over time. (Soybilimsel araştırmalar, zamanla kaybolmuş olabilecek atalarınızla ilgili ilginç hikayeleri ortaya çıkarmanıza yardımcı olabilir.)
16. The genealogical database I found online was incredibly comprehensive, with records dating back several centuries. (Çevrimiçi bulduğum soybilimsel veritabanı, birkaç yüzyıla kadar uzanan kayıtlarla inanılmaz derecede kapsamlıydı.)
17. Genealogical research can be a great way to honor the memory of your ancestors and keep their legacy alive. (Soybilimsel araştırmalar, atalarınızın anısını yaşatmanın harika bir yoludur.)
18. I was thrilled to discover that my family had a connection to a famous historical figure through my genealogical research. (Soybilimsel araştırmalarım sayesinde ailemin bir ünlü tarihi figürle bir bağı olduğunu keşfetmekten çok mutlu oldum.)
19. Genealogical research often involves piecing together clues from a variety of different sources, including census records, marriage certificates, and military records. (Soybilimsel araştırmalar genellikle nüfus kayıtları, evlilik belgeleri ve askeri kayıtlar gibi çeşitli kaynaklardan ipuçları bir araya getirmeyi içerir.)
20. The genealogical conference I attended last year was a great opportunity to network with other researchers and learn about new resources and techniques. (Geçen yıl katıldığım soybilim konferansı, diğer araştırmacılarla ağ kurma ve yeni kaynaklar ve teknikler hakkında öğrenme için harika bir fırsattı.)