Gene İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gene İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Gene

Türkçe anlamı: Genetik materyalin temel birimi olan, kalıtım yoluyla aktarılan bilgi taşıyıcılarıdır.

1. My eye color is determined by my genes. (Benim göz rengim genlerim tarafından belirlenir.)
2. She inherited her curly hair from her mother’s genes. (O, kıvırcık saçlarını annesinin genlerinden miras aldı.)
3. Genetic testing can help identify potential health risks. (Genetik testler, potansiyel sağlık risklerinin tespitinde yardımcı olabilir.)
4. The study of genetics has advanced significantly in recent years. (Genetik araştırmalar son yıllarda önemli ölçüde ilerleme kaydetti.)
5. Some people have a genetic predisposition to certain diseases. (Bazı insanlar belirli hastalıklara genetik yatkınlık gösterirler.)
6. The scientists discovered a new gene responsible for obesity. (Bilim insanları obezite sorumlusu yeni bir gen keşfettiler.)
7. Genetic mutations can cause serious health problems. (Genetik mutasyonlar ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.)
8. Gene therapy has the potential to cure genetic disorders. (Gen terapisi, genetik bozuklukları tedavi etme potansiyeline sahiptir.)
9. Certain behaviors may be influenced by genes. (Bazı davranışlar genler tarafından etkilenebilir.)
10. The study of epigenetics looks at how gene expression can be affected by external factors. (Epigenetik araştırmalar, gen ifadesinin dış etkenlerle nasıl etkilenebileceğine bakar.)
11. A single gene can have multiple functions. (Tek bir gen birden fazla işleve sahip olabilir.)
12. Genetic diversity is important for the survival of a species. (Genetik çeşitlilik, bir türün hayatta kalması için önemlidir.)
13. Gene editing technology has the potential to cure genetic diseases. (Gen düzenleme teknolojisi, genetik hastalıkları tedavi etme potansiyeline sahiptir.)
14. Genetic engineering has led to the development of many useful products. (Genetik mühendislik, birçok faydalı ürünün geliştirilmesine yol açmıştır.)
15. Some genetic disorders are more common in certain ethnic groups. (Bazı genetik bozukluklar belirli etnik gruplarda daha yaygındır.)
16. The gene responsible for lactose intolerance is found on chromosome 2. (Laktoz intoleransından sorumlu gen kromozom 2’de bulunur.)
17. Gene expression can be regulated by a variety of mechanisms. (Gen ifadesi çeşitli mekanizmalarla düzenlenebilir.)
18. Genetic testing can also

be used for ancestry tracing and identification purposes. (Genetik testler, ataların izini sürme ve kimlik tespiti amacıyla da kullanılabilir.)
19. Some genetic disorders can be detected in the prenatal stage through genetic testing. (Bazı genetik bozukluklar genetik testlerle prenatal aşamada tespit edilebilir.)

20. Scientists are still discovering new information about how genes work and interact with each other. (Bilim insanları hala genlerin nasıl çalıştığı ve birbirleriyle nasıl etkileşime girdiği hakkında yeni bilgiler keşfediyorlar.)