Galore İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Galore İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Galore

Galore, “bolca, çok fazla” anlamına gelen İngilizce bir kelime olarak kullanılmaktadır.

1. There were books galore in the library. (Kütüphanede bolca kitap vardı.)
2. The party was filled with food and drinks galore. (Parti yiyecek ve içeceklerle doluydu.)
3. The store had toys galore for children to choose from. (Mağazada çocukların seçebileceği bolca oyuncak vardı.)
4. The beach was filled with people galore. (Sahil insanlarla doluydu.)
5. There were job opportunities galore in the city. (Şehirde iş fırsatları bolca vardı.)
6. The buffet had desserts galore. (Bufet tatlılarla doluydu.)
7. The festival had activities galore for everyone to enjoy. (Festival herkesin keyif alabileceği bolca etkinliğe sahipti.)
8. The museum had art pieces galore. (Müze sanat eserleriyle doluydu.)
9. The market had fresh produce galore. (Pazar taze ürünlerle doluydu.)
10. The concert had music galore. (Konser müzikle doluydu.)
11. The park had flowers galore in the spring. (Park baharın gelmesiyle bolca çiçeklendi.)
12. The city had shops galore for shopping enthusiasts. (Şehir alışveriş tutkunları için bolca mağaza barındırıyordu.)
13. The restaurant had menu options galore. (Restoran menü seçenekleriyle doluydu.)
14. The mall had sales galore. (AVM indirimlerle doluydu.)
15. The theme park had rides galore for thrill-seekers. (Lunapark heyecan arayanlar için bolca eğlence aracı barındırıyordu.)
16. The hotel had amenities galore for guests to enjoy. (Otel konukların keyif alabileceği bolca olanaklara sahipti.)
17. The city had museums galore for history buffs. (Şehir tarih meraklıları için bolca müze barındırıyordu.)
18. The book fair had books galore for bookworms. (Kitap fuarı kitapseverler için bolca kitap barındırıyordu.)
19. The city had cultural events galore throughout the year. (Şehir yıl boyunca bolca kültürel etkinliğe ev sahipliği yapıyordu.)
20. The festival had food trucks galore with a variety of cuisines. (Festival birçok çeşit mutfağı barındıran bolca yiyecek kamyonuna sahipti.)

21. The website had job listings galore for job seekers. (Web sitesinde iş arayanlar için bolca iş ilanı vardı.)
22. The store had shoes galore for shoe lovers. (Mağazada ayakkabı sevenler için bolca ayakkabı vardı.)
23. The party had decorations galore. (Partide dekorasyonlarla doluydu.)
24. The game had challenges galore for players. (Oyunda oyuncular için bolca zorluk vardı.)
25. The city had parks galore for outdoor enthusiasts. (Şehir açık hava tutkunları için bolca parka sahipti.)
26. The hotel had room options galore for guests to choose from. (Otel konukların seçebileceği bolca oda seçeneğine sahipti.)
27. The festival had vendors galore selling various products. (Festival çeşitli ürünler satan bolca satıcıya sahipti.)
28. The museum had exhibits galore on different subjects. (Müze farklı konularda bolca sergiye sahipti.)
29. The city had cafes galore for coffee lovers. (Şehir kahve sevenler için bolca kafe barındırıyordu.)
30. The store had electronics galore for tech enthusiasts. (Mağazada teknoloji tutkunları için bolca elektronik vardı.)