Frighteningly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Frighteningly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Frighteningly

Frighteningly kelimesi Türkçede “korkutucu bir şekilde” anlamına gelir. Bu kelime İngilizce cümlelerde sıklıkla kullanılmaktadır. İşte örnek cümleler:

  1. The thunderstorm was frighteningly loud. (Fırtına korkutucu bir şekilde yüksek sesleydi.)
  2. The movie was frighteningly realistic. (Film korkutucu bir şekilde gerçekçiydi.)
  3. The child’s injuries were frighteningly severe. (Çocuğun yaralanmaları korkutucu bir şekilde şiddetliydi.)
  4. The number of COVID-19 cases is increasing frighteningly fast. (COVID-19 vakalarının sayısı korkutucu bir şekilde hızla artıyor.)
  5. The rollercoaster ride was frighteningly thrilling. (Rollercoaster yolculuğu korkutucu bir şekilde heyecan vericiydi.)
  6. The car crash was frighteningly violent. (Araba kazası korkutucu bir şekilde şiddetliydi.)
  7. The haunted house was frighteningly realistic. (Perili ev korkutucu bir şekilde gerçekçiydi.)
  8. The cost of living in the city is frighteningly high. (Şehirde yaşam maliyeti korkutucu bir şekilde yüksek.)
  9. The disease spread frighteningly quickly through the community. (Hastalık toplumda korkutucu bir şekilde hızla yayıldı.)
  10. The forest was frighteningly dark at night. (Orman gece korkutucu bir şekilde karanlıktı.)
  11. The dictator’s regime was frighteningly oppressive. (Diktatörün rejimi korkutucu bir şekilde baskıcıydı.)
  12. The storm surge was frighteningly high. (Fırtına dalgalanması korkutucu bir şekilde yüksekti.)
  13. The serial killer’s actions were frighteningly calculated. (Seri katilin eylemleri korkutucu bir şekilde hesaplanmıştı.)
  14. The wild animal’s roar was frighteningly loud. (Vahşi hayvanın kükreyişi korkutucu bir şekilde yüksek sesle idi.)
  15. The haunted doll was frighteningly creepy. (Perili bebek korkutucu bir şekilde ürkütücüydü.)
  16. The abandoned building was frighteningly eerie. (Terkedilmiş bina korkutucu bir şekilde ürkütücüydü.)
  17. The mysterious disappearance was frighteningly unsettling. (Gizemli kaybolma korkutucu bir şekilde rahatsız ediciydi.)
  18. The dark alley was frighteningly dangerous. (Karanlık sokak korkutucu bir şekilde tehlikeliydi.)
  19. The virus mutation was frighteningly unpredictable. (Virüs mutasyonu korkutucu bir şekilde öngörülemiyordu.)
  20. The haunted cemetery was frighteningly ominous. (Perili mezarlık korkutucu bir şekilde uğursuzdu.)
  1. The killer’s motive was frighteningly unclear. (Katilin niyeti korkutucu bir şekilde belirsizdi.)
  2. The abandoned amusement park was frighteningly desolate. (Terke edilmiş eğlence parkı korkutucu bir şekilde ıssızdı.)
  3. The storm clouds were frighteningly dark and ominous. (Fırtına bulutları korkutucu bir şekilde karanlık ve uğursuzdu.)
  4. The thought of being lost in the wilderness was frighteningly terrifying. (Vahşi doğada kaybolmak düşüncesi korkutucu bir şekilde dehşet vericiydi.)
  5. The abandoned ship was frighteningly ghostly. (Terkedilmiş gemi korkutucu bir şekilde hayaletvari idi.)
  6. The haunted hotel was frighteningly sinister. (Perili otel korkutucu bir şekilde karanlık ve ürkütücüydü.)
  7. The predator’s eyes were frighteningly intense. (Yırtıcının gözleri korkutucu bir şekilde yoğundu.)
  8. The dangerous cliff was frighteningly steep. (Tehlikeli uçurum korkutucu bir şekilde dikti.)
  9. The abandoned town was frighteningly desolate. (Terke edilmiş kasaba korkutucu bir şekilde ıssızdı.)
  10. The haunted forest was frighteningly haunted. (Perili orman korkutucu bir şekilde hayaletliydi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.