Freely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Freely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Freely:

Freely kelimesi, “kısıtlama, engel veya baskı olmadan, özgürce” anlamına gelir.

  1. I can freely express my thoughts without any fear.
    (Düşüncelerimi korkusuzca ifade edebilirim.)
  2. The artist freely interpreted the painting.
    (Sanatçı tabloyu özgürce yorumladı.)
  3. She freely chose her career path.
    (O meslek yolunu özgürce seçti.)
  4. I will freely admit my mistakes.
    (Hatalarımı özgürce itiraf edeceğim.)
  5. The bird was flying freely in the sky.
    (Kuş gökyüzünde özgürce uçuyordu.)
  6. The museum is freely open to the public.
    (Müze halka açıktır ve ücretsizdir.)
  7. He freely offered his help to us.
    (Bize özgürce yardım teklif etti.)
  8. We should be able to speak freely.
    (Özgürce konuşabilmeliyiz.)
  9. She danced freely to the music.
    (Müziğe özgürce dans etti.)
  10. He moved freely despite his injury.
    (Sakatlığına rağmen özgürce hareket etti.)
  11. People should be able to love freely.
    (İnsanlar özgürce sevebilmelidir.)
  12. The internet allows us to communicate freely with people all over the world.
    (İnternet bize dünya genelindeki insanlarla özgürce iletişim kurma imkanı verir.)
  13. We must protect our right to think and act freely.
    (Özgürce düşünme ve hareket etme hakkımızı korumalıyız.)
  14. He freely shared his knowledge with his colleagues.
    (Meslektaşlarıyla bilgisini özgürce paylaştı.)
  15. The child ran freely in the park.
    (Çocuk parkta özgürce koştu.)
  16. The company allows employees to dress freely.
    (Şirket çalışanların özgürce giyinmelerine izin verir.)
  17. We need to create a society where people can live freely.
    (İnsanların özgürce yaşayabilecekleri bir toplum yaratmamız gerekiyor.)
  18. The athlete moved his body freely.
    (Sporcu vücudunu özgürce hareket ettirdi.)
  19. She speaks English freely and fluently.
    (O İngilizceyi özgürce ve akıcı bir şekilde konuşur.)
  20. The author wrote freely about his life experiences.
    (Yazar hayat deneyimleri hakkında özgürce yazdı.)
  1. Freedom of speech allows individuals to express themselves freely.
    (Konuşma özgürlüğü bireylerin kendilerini özgürce ifade etmelerine izin verir.)
  2. The dog was allowed to roam freely in the backyard.
    (Köpek bahçede özgürce dolaşmaya izin verildi.)
  3. The artist experimented freely with different colors and textures.
    (Sanatçı farklı renkler ve dokularla özgürce deney yaptı.)
  4. The company encourages its employees to think freely and creatively.
    (Şirket çalışanlarının özgürce ve yaratıcı bir şekilde düşünmelerini teşvik eder.)
  5. We should all have the right to choose our own religion freely.
    (Herkes kendi dinini özgürce seçme hakkına sahip olmalıdır.)
  6. The mountain climbers climbed freely without any ropes or safety gear.
    (Dağcılar hiçbir halat veya güvenlik ekipmanı olmadan özgürce tırmandılar.)
  7. The child drew freely on the blank paper.
    (Çocuk boş kağıda özgürce çizim yaptı.)
  8. We should all be able to travel freely without any restrictions.
    (Tümü olarak kısıtlama olmadan özgürce seyahat edebilmeliyiz.)
  9. The company offers a free trial period for its products.
    (Şirket ürünleri için ücretsiz deneme süresi sunar.)
  10. The author wrote a book about his experiences living freely in the wilderness.
    (Yazar vahşi doğada özgürce yaşama deneyimlerini anlatan bir kitap yazdı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.