Forehead İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Forehead İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Forehead Nedir?


Forehead, insan vücudunun üst kısmında yer alan, gözlerin üzerinde ve saç çizgisinin altında kalan bölümdür. İngilizce’de “forehead” kelimesi kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. My forehead feels hot. (Alnım sıcak hissediyor.)
  2. She wiped the sweat from her forehead. (Teri alnından sildi.)
  3. He has a prominent forehead. (Alın çıkıntılı.)
  4. The medicine should be applied to the forehead. (İlaç alına sürülmeli.)
  5. He was frowning and his forehead was creased. (Kaşlarını çattı ve alnı kırıştı.)
  6. She leaned her forehead against the window. (Alnını pencereye dayadı.)
  7. The veins on his forehead were bulging. (Alnındaki damarlar şişmişti.)
  8. His forehead was covered in sweat after the workout. (Antrenmandan sonra alnı terle kaplandı.)
  9. He rubbed his forehead, trying to relieve the tension. (Gerilimi hafifletmeye çalışarak alnını ovuşturdu.)
  10. The doctor shone a light on her forehead to check her reflexes. (Doktor reflekslerini kontrol etmek için alnına bir ışık tuttu.)
  11. She had a small scar on her forehead from a childhood accident. (Çocukluk kazasından kalan küçük bir yara izi vardı alnında.)
  12. He covered his forehead with a bandana to protect it from the sun. (Güneşten korumak için alnını bandana ile kapladı.)
  13. The bullet grazed his forehead but luckily he survived. (Mermi alnını sıyırdı ama şans eseri hayatta kaldı.)
  14. She pressed her forehead against his in a loving gesture. (Sevgi dolu bir jestle alnını onun alnına bastırdı.)
  15. His forehead wrinkled in confusion when he didn’t understand the question. (Soru anlaşılmadığında alnı kırıştı.)
  16. She furrowed her forehead in concentration as she worked on the project. (Proje üzerinde çalışırken dikkatle alnını çizdi.)
  17. He has a tattoo on his forehead which makes him stand out. (Alnında bir dövme var, bu onu farklı kılıyor.)
  18. The baby’s forehead was slightly warm, so we took her temperature. (Bebeğin alnı hafifçe ısındı, bu yüzden ateşini ölçtük.)
  19. She leaned her forehead against his chest and listened to his heartbeat. (Alnını göğsüne dayadı ve kalp atışlarını dinledi.)
  20. He closed his eyes and massaged his forehead to ease the headache. (Baş ağrısını hafifletmek için gözlerini kapattı ve alnını masajladı.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Alnım sıcak hissediyor.
  2. Teri alnından sildi.
  3. Alın çıkıntılı.
  4. İlaç alına sürülmeli.
  5. Kaşlarını çattı ve alnı kırıştı.
  6. Alnını pencereye dayadı.
  7. Alnındaki damarlar şişmişti.
  8. Antrenmandan sonra alnı terle kaplandı.
  9. Gerilimi hafifletmeye çalışarak alnını ovuşturdu.
  10. Doktor reflekslerini kontrol etmek için alnına bir ışık tuttu.
  11. Çocukluk kazasından kalan küçük bir yara izi vardı alnında.
  12. Güneşten korumak için alnını bandana ile kapladı.
  13. Mermi alnını sıyırdı ama şans eseri hayatta kaldı.
  14. Sevgi dolu bir jestle alnını onun alnına bastırdı.
  15. Soru anlaşılmadığında alnı kırıştı.
  16. Proje üzerinde çalışırken dikkatle alnını çizdi.
  17. Alnında bir dövme var, bu onu farklı kılıyor.
  18. Bebeğin alnı hafifçe ısındı, bu yüzden ateşini ölçtük.
  19. Alnını göğsüne dayadı ve kalp atışlarını dinledi.
  20. Baş ağrısını hafifletmek için gözlerini kapattı ve alnını masajladı.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.