Fogey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fogey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fogey Nedir?

Fogey, genellikle yaşlı ve geleneksel olan kişilere verilen bir isimdir. Bu kelime aynı zamanda, modern trendlere ve değişimlere karşı direnen veya eleştiren kişileri tanımlamak için de kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. My grandfather is a bit of a fogey when it comes to technology. (Dedem, teknoloji konusunda biraz eski kafalıdır.)
  2. Don’t be such a fogey, try something new for once! (Böyle eski kafalı olma, bir kere yeni bir şeyler deneyin!)
  3. He’s always been a bit of a fogey when it comes to fashion. (Moda konusunda hep biraz eski kafalı olmuştur.)
  4. The fogey in me loves listening to classical music. (Benim eski kafalı tarafım, klasik müzik dinlemeyi seviyor.)
  5. She’s quite the fogey when it comes to grammar. (Dil bilgisi konusunda oldukça eski kafalı.)
  6. My dad is a bit of a fogey when it comes to using social media. (Babam, sosyal medya kullanımı konusunda biraz eski kafalıdır.)
  7. I can be a bit of a fogey when it comes to cooking. (Yemek pişirme konusunda biraz eski kafalı olabilirim.)
  8. He’s such a fogey, he still writes letters by hand. (O kadar eski kafalı ki, hala el yazısıyla mektup yazıyor.)
  9. My grandma is a bit of a fogey when it comes to etiquette. (Büyükanne, nezaket konusunda biraz eski kafalıdır.)
  10. She’s a real fogey when it comes to technology, she doesn’t even own a smartphone. (Teknoloji konusunda gerçekten eski kafalı, hatta bir akıllı telefonu bile yok.)
  11. He’s a bit of a fogey when it comes to music, he only listens to oldies. (Müzik konusunda biraz eski kafalıdır, sadece eski şarkıları dinler.)
  12. My teacher is a bit of a fogey when it comes to teaching methods. (Öğretim yöntemleri konusunda biraz eski kafalı bir öğretmendir.)
  13. My aunt can be a bit of a fogey when it comes to politics. (Politika konusunda biraz eski kafalı olabilen bir teyzem var.)
  14. He’s such a fogey, he still uses a typewriter. (O kadar eski kafalı ki, hala daktilo kullanıyor.)
  15. My mom can be a bit of a fogey when it comes to fashion, she still wears clothes from the ’80s. (Moda konusunda biraz eski kafalı olabilen bir annem var, hala 80’lerden kalma kıyafetler giyer.)
  16. He’s a bit of a fogey when it comes to sports, he only watches cricket. (
  1. My boss is a bit of a fogey when it comes to communication, he still prefers face-to-face meetings over video calls. (İletişim konusunda biraz eski kafalı bir patronum var, hala video görüşmeler yerine yüz yüze toplantıları tercih ediyor.)
  2. She’s a real fogey when it comes to books, she only reads the classics. (Kitap konusunda gerçekten eski kafalı, sadece klasikleri okur.)
  3. My uncle can be a bit of a fogey when it comes to food, he only likes traditional dishes. (Yemek konusunda biraz eski kafalı olabilen bir amcam var, sadece geleneksel yemekleri sever.)
  4. He’s a bit of a fogey when it comes to cars, he only likes classic models. (Araçlar konusunda biraz eski kafalıdır, sadece klasik modelleri sever.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.