Flunkey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flunkey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flunkey Nedir?

Flunkey, İngilizce bir kelime olup, “kalfalık yapmak, hizmetkarlık etmek” gibi anlamları vardır. Bu kelime sıklıkla aşağılama veya hakaret amacıyla kullanılmaktadır.

Örnek Cümleler:

1. He’s just a flunkey who does whatever the boss tells him to do. (Sadece patronun ne derse onu yapan bir kalfa.)
2. She was treated like a flunkey, despite her years of experience. (Deneyimli olmasına rağmen, bir kalfa gibi muamele gördü.)
3. The wealthy businessman had a team of flunkies to do his bidding. (Zengin iş adamının emirlerini yerine getirmek için bir kalfa ekibi vardı.)
4. He’s not a leader, he’s just a flunky for the real decision-makers. (O bir lider değil, gerçek karar vericiler için bir kalfa sadece.)
5. The company hired flunkies to do the menial tasks. (Şirket basit işleri yapmak için kalfalar tuttu.)
6. He was just a flunky in the kitchen, doing whatever the head chef asked. (Mutfakta sadece şefin ne istediğini yapan bir kalfa.)
7. The flunky was sent to fetch coffee for the executives. (Kalfa, yöneticiler için kahve getirmek için gönderildi.)
8. She felt like a flunky, always being asked to do the grunt work. (O, her zaman sıradan işleri yapması için istendiğini hissetti.)
9. The flunky was dismissed for not following orders. (Kalfa, emirleri takip etmediği için kovuldu.)
10. He was tired of being a flunky and wanted to be a manager. (Kalfa olmaktan bıkmıştı ve yönetici olmak istiyordu.)
11. The flunky did the laundry, cleaned the house, and cooked the meals. (Kalfa çamaşır yıkadı, evi temizledi ve yemek yaptı.)
12. The flunky was insulted by the way he was treated. (Kalfa, muamelesinden dolayı hakarete uğradı.)
13. She refused to be a flunky any longer and demanded a promotion. (Artık kalfa olmayı reddetti ve terfi talep etti.)
14. The flunky was tasked with setting up the chairs and tables for the event. (Kalfa, etkinlik için sandalye ve masaları hazırlama görevi verildi.)
15. The flunky was expected to be at his beck and call at all times. (Kalfanın her zaman hazır olması bekleniyordu.)
16. He was a flunky for the company president, running errands and doing odd jobs. (O, şirket başkanı için kalfa olarak işleri hallediyordu.)
17. The flunky was berated for not cleaning the bathroom properly. (Kalfa, banyoyu düzgün temizlemediği için azarlandı.)
18. She felt like a flunky, always being told what to do. (O, her zaman ne yap

19. The flunky was paid minimum wage for his long hours of work. (Kalfa, uzun saatler boyunca çalışmasına rağmen asgari ücretle ödendi.)
20. The flunky was humiliated by the way he was spoken to in front of others. (Kalfa, diğerlerinin önünde kendisine konuşma şeklinden dolayı küçük düşürüldü.)

(Türkçe anlamlar eklendi)

Summary:

Flunkey kelimesi, kalfalık yapmak, hizmetkarlık etmek anlamlarına gelir. Bu kelime, sıklıkla aşağılama veya hakaret amacıyla kullanılır. Örnek cümlelerde flunkey kelimesi, bir kimsenin emirleri yerine getiren, basit işleri yapan, azarlanan, muamele gören, hakarete uğrayan veya istenmeyen bir pozisyonda olan kişileri tanımlamak için kullanılmaktadır.