Fluctuate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fluctuate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fluctuate

Fluctuate, dalgalanmak anlamına gelir. Bir şeyin düzenli olarak artıp azalması ya da değişmesi anlamında kullanılır.

1. The prices of stocks fluctuate on a daily basis. (Hisse senedi fiyatları günlük olarak dalgalanıyor.)
2. Her moods often fluctuate throughout the day. (Onun ruh halleri genellikle gün boyunca dalgalanır.)
3. The water level in the lake fluctuates depending on the season. (Göldeki su seviyesi mevsime göre dalgalanır.)
4. The temperature in the desert can fluctuate dramatically from day to night. (Çöldeki sıcaklık gündüzden geceye kadar büyük ölçüde dalgalanabilir.)
5. The value of the currency has been fluctuating a lot lately. (Para biriminin değeri son zamanlarda çok dalgalanıyor.)
6. His weight has been fluctuating for years. (Kilosu yıllardır dalgalanıyor.)
7. The number of tourists visiting the city fluctuates throughout the year. (Şehri ziyaret eden turist sayısı yıl boyunca dalgalanıyor.)
8. The singer’s popularity has fluctuated over the years. (Şarkıcının popülaritesi yıllar boyunca dalgalanmıştır.)
9. The amount of rainfall in the region fluctuates greatly from year to year. (Bölgedeki yağış miktarı yıldan yıla büyük ölçüde dalgalanır.)
10. The company’s profits have been fluctuating wildly this year. (Şirketin karı bu yıl çok dalgalanıyor.)
11. The team’s performance has been fluctuating throughout the season. (Takımın performansı sezon boyunca dalgalanıyor.)
12. The quality of the product has been fluctuating recently. (Ürünün kalitesi son zamanlarda dalgalanıyor.)
13. The amount of traffic on the road fluctuates depending on the time of day. (Yoldaki trafik miktarı günün saati bağlı olarak dalgalanır.)
14. The price of gas fluctuates depending on the world market. (Benzin fiyatı dünya piyasasına bağlı olarak dalgalanır.)
15. The value of real estate in the city fluctuates greatly. (Şehirdeki gayrimenkul değeri büyük ölçüde dalgalanıyor.)
16. The popularity of the social media platform has been fluctuating in recent months. (Sosyal medya platformunun popülaritesi son aylarda dalgalanıyor.)
17. The number of students enrolled in the school fluctuates each year. (Okula kayıtlı öğrenci sayısı her yıl dalgalanır.)
18. The temperature in the city fluctuates depending on the season. (Şehirdeki sıcaklık mevsime göre dalgalanır.)
19. The level of air pollution in the city fluctuates depending on the time of day. (Şehirdeki hava kirliliği dünya piyasasına bağlı olarak dalgalanır.)
20. The availability of certain products in the supermarket fluctuates depending on

the season and demand. (Süpermarketteki belirli ürünlerin bulunabilirliği mevsime ve talebe bağlı olarak dalgalanır.)