Fellow İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fellow İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fellow Nedir?

Fellow, genellikle aynı alanda çalışan ve birlikte bir amaç için çaba gösteren kişileri ifade eder. Aynı zamanda bir organizasyon veya derneğin üyelerinden biri olarak da kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I have been working with my fellow scientists on this project for over a year now. (Ben ve meslektaşlarım, bu proje üzerinde bir yıldan fazla süredir çalışıyoruz.)
2. My fellow students and I are organizing a charity event for the homeless. (Ben ve sınıf arkadaşlarım, evsizler için bir hayır etkinliği düzenliyoruz.)
3. John was happy to meet his fellow alumni at the reunion. (John, mezunlar buluşmasında diğer mezunlarla tanışmaktan mutluydu.)
4. The company’s fellows are expected to contribute to research and development. (Şirketin üyelerinden, araştırma ve geliştirmeye katkıda bulunmaları bekleniyor.)
5. My fellow citizens, we must come together to solve these problems. (Sevgili vatandaşlarım, bu sorunları çözmek için birlikte hareket etmeliyiz.)
6. As a fellow artist, I appreciate your work and creativity. (Bir sanatçı olarak, işinizi ve yaratıcılığınızı takdir ediyorum.)
7. The fellows at the conference had the opportunity to share their research and ideas. (Konferansta bulunan üyeler, araştırmalarını ve fikirlerini paylaşma fırsatı buldular.)
8. The fellowship program offers opportunities for professional development and networking. (Burs programı, mesleki gelişim ve ağ oluşturma fırsatları sunar.)
9. My fellow employees and I are excited about the new project we will be working on. (Ben ve iş arkadaşlarım, üzerinde çalışacağımız yeni projeden heyecanlıyız.)
10. The fellows of the organization meet annually to discuss progress and future plans. (Organizasyonun üyeleri, ilerleme ve gelecek planlarını tartışmak için yılda bir kez toplanırlar.)
11. I admire my fellow volunteers for their dedication and hard work. (Gönüllü arkadaşlarımı, özveri ve çalışkanlıkları için takdir ediyorum.)
12. The fellowship committee selects candidates based on their qualifications and experience. (Burs komitesi, adayları nitelikleri ve deneyimlerine göre seçer.)
13. My fellow teachers and I are always looking for new and innovative ways to engage our students. (Ben ve öğretmen arkadaşlarım, öğrencilerimizi ilgilendiren yeni ve yenilikçi yöntemler arıyoruz.)
14. The organization’s fellows have access to exclusive events and resources. (Organizasyonun üyeleri, özel etkinliklere ve kaynaklara erişim imkanına sahiptirler.)
15. As a fellow entrepreneur, I understand the challenges you face in starting and running a business. (Bir giri

16. The fellows of the society are committed to advancing the field of science through their research and collaborations. (Derneğin üyeleri, araştırmaları ve işbirlikleriyle bilim alanını ilerletme konusunda kararlıdırlar.)
17. My fellow travelers and I shared stories and experiences during our long flight. (Ben ve diğer yolcular, uzun uçuşumuz boyunca hikayelerimizi ve deneyimlerimizi paylaştık.)
18. The fellowship program provides financial support for graduate students pursuing their studies. (Burs programı, lisansüstü öğrencilerin eğitimlerini sürdürmeleri için maddi destek sağlar.)
19. My fellow musicians and I are rehearsing for our upcoming concert. (Ben ve müzisyen arkadaşlarım, yaklaşan konserimiz için prova yapıyoruz.)
20. The organization’s fellows work together to promote awareness and action on important social issues. (Organizasyonun üyeleri, önemli sosyal konularda farkındalık ve eylem için birlikte çalışırlar.)

(Türkçe karşılıklar kalın ve yeşil renkte yazılmıştır.)