Faultiness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Faultiness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Faultiness İle İlgili Cümleler (20 örnek)

Faultiness (noun): Kusurluluk, hatalılık, kusur durumu.

1. His speech was full of faultiness and mistakes. (Onun konuşması, kusurluluk ve hatalarla doluydu.)
2. The faultiness of the product was due to poor manufacturing. (Ürünün kusurluluğu, kötü üretimden kaynaklandı.)
3. She couldn’t accept the faultiness of her actions. (Eylemlerinin kusurluluğunu kabul edemiyordu.)
4. The faultiness of the machine caused it to break down frequently. (Makinenin kusurluluğu, sık sık arıza yapmasına neden oldu.)
5. The engineers are working to identify the faultiness of the system. (Mühendisler, sistemin kusurluluğunu belirlemek için çalışıyorlar.)
6. The report highlighted the faultiness of the company’s financial statements. (Rapor, şirketin mali tablolarının kusurluluğunu vurguladı.)
7. The faultiness of the design was evident from the beginning. (Tasarımın kusurluluğu, baştan beri açıktı.)
8. The investigation revealed the faultiness of the company’s safety procedures. (Araştırma, şirketin güvenlik prosedürlerinin kusurluluğunu ortaya çıkardı.)
9. He blamed the faultiness of the equipment for the accident. (Kazadan ekipmanın kusurluluğunu suçladı.)
10. The faultiness of the plan led to its failure. (Planın kusurluluğu, başarısızlığına neden oldu.)
11. The faultiness of the wiring caused the fire. (Kabloların kusurluluğu, yangına neden oldu.)
12. The faultiness of the translation made it difficult to understand. (Çevirinin kusurluluğu, anlamayı zorlaştırdı.)
13. The faultiness of the brakes was a serious safety concern. (Frenlerin kusurluluğu, ciddi bir güvenlik endişesi idi.)
14. The faultiness of the experiment was due to a faulty hypothesis. (Deneyin kusurluluğu, hatalı bir hipotezden kaynaklandı.)
15. The faultiness of the system resulted in lost data. (Sistemin kusurluluğu, kaybedilen verilere neden oldu.)
16. The faultiness of the elevator caused it to malfunction. (Asansörün kusurluluğu, arıza yapmasına neden oldu.)
17. The faultiness of the equipment delayed the project. (Ekipmanın kusurluluğu, projenin gecikmesine neden oldu.)
18. The faultiness of the report was due to inaccurate data. (Raporun kusurluluğu, yanlış verilerden kaynaklandı.)
19. The faultiness of the software caused it to crash. (Yazılımın kusurluluğu, çökmesine neden oldu.)
20. The faultiness of the process led to inefficiency. (Sürecin kusurlulu

ğu, verimsizliğe yol açtı.)