Fatality İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fatality İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fatality

Fatality, ölümcül anlamına gelen bir İngilizce kelime olarak kullanılmaktadır.

Örnek Cümleler:

1. The accident resulted in a fatality. (Kaza ölümcül sonuçlandı.)
2. The fatality rate of COVID-19 is alarming. (COVID-19’un ölümcül oranı endişe verici.)
3. The athlete suffered a fatal injury during the game. (Sporcu oyun sırasında ölümcül bir yaralanma geçirdi.)
4. The police are investigating the cause of the fatality. (Polis ölümcül olayın nedenini araştırıyor.)
5. The fatality toll in the earthquake is expected to rise. (Depremde ölü sayısının artması bekleniyor.)
6. The company implemented new safety measures to prevent fatalities at the workplace. (Şirket işyerindeki ölümleri önlemek için yeni güvenlik önlemleri uyguladı.)
7. The fatality of the disease was a shock to everyone. (Hastalığın ölümcüllüğü herkesi şok etti.)
8. The fatality of the victim was confirmed by the medical examiner. (Kurbanın ölümcüllüğü tıbbi muayene tarafından onaylandı.)
9. The fire department responded quickly to prevent any fatalities. (İtfaiye ölümleri önlemek için hızlı bir şekilde müdahale etti.)
10. The fatality was caused by a drug overdose. (Ölümcüllük bir uyuşturucu dozajından kaynaklandı.)
11. The fatality of the car crash was devastating to the families involved. (Araba kazasının ölümcüllüğü aileler için yıkıcıydı.)
12. The doctor tried his best to prevent a fatality during the surgery. (Doktor ameliyat sırasında ölümleri önlemek için elinden geleni yaptı.)
13. The news of the fatality spread quickly through the small town. (Ölümlü haber küçük kasabada hızla yayıldı.)
14. The fatality was caused by a heart attack. (Ölümcüllük bir kalp krizinden kaynaklandı.)

The government has set up a task force to investigate the high rate of fatalities in the construction industry. (Hükümet, inşaat endüstrisindeki yüksek ölüm oranlarını araştırmak için bir görev gücü oluşturdu.)

16. The fatality of the shipwreck was a tragedy that shook the entire nation. (Gemideki ölümlülük, tüm ulkeyi sarsan bir trajediydi.)

17. The family is still mourning the fatality of their loved one. (Aile, sevdiklerinin ölümcüllüğüne hala yas tutuyor.)

18. The fatality of the plane crash was caused by mechanical failure. (Uçak kazasının ölümcüllüğü mekanik bir arızadan kaynaklandı.)

19. The company was sued for negligence resulting in a fatality at the workplace. (Şirket işyerinde ölümcül sonuçlanan ihmali nedeniyle dava edildi.)

20. The authorities are urging people to take necessary precautions to prevent fatalities during the heatwave. (Yetkililer, sıcak havalarda ölümleri önlemek için gerekli önlemleri almaya çağırıyor.)