Fairness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fairness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fairness

Fairness, eşitlik ve adalet ilkesine uygun davranma durumunu ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. Fairness should be a guiding principle in every organization. (Her kuruluşta adalet ilkesi rehber prensip olmalıdır.)
2. As a teacher, it’s important to ensure fairness in grading. (Bir öğretmen olarak, notlamanın adil olmasını sağlamak önemlidir.)
3. The judicial system must ensure fairness for all citizens. (Yargı sistemi tüm vatandaşlar için adaleti sağlamalıdır.)
4. In order to promote fairness in the workplace, diversity and inclusion should be encouraged. (İş yerinde adil davranışları teşvik etmek için çeşitlilik ve kapsayıcılık teşvik edilmelidir.)
5. The company’s policies should prioritize fairness and transparency. (Şirket politikaları adalet ve şeffaflığı öncelikli hale getirmelidir.)
6. The hiring process should be based on fairness and merit. (İşe alım süreci adalet ve liyakate dayandırılmalıdır.)
7. A good leader always strives for fairness in decision-making. (İyi bir lider her zaman karar alma sürecinde adil davranmaya çalışır.)
8. Fairness is essential in any negotiation or conflict resolution. (Herhangi bir müzakere veya çatışma çözümünde adalet önemlidir.)
9. The rules should apply equally to everyone in order to ensure fairness. (Adaleti sağlamak için kurallar herkese eşit şekilde uygulanmalıdır.)
10. A company’s success is not just based on profits, but also on its commitment to fairness. (Bir şirketin başarısı sadece karlılığa dayanmaz, aynı zamanda adalet ilkesine olan bağlılığına da dayanır.)
11. Discrimination goes against the principles of fairness and equality. (Ayrımcılık adalet ve eşitlik prensiplerine aykırıdır.)
12. The legal system should ensure fairness for all individuals, regardless of their race or ethnicity. (Hukuk sistemi, ırklarına veya etnik kökenlerine bakılmaksızın tüm bireyler için adaleti sağlamalıdır.)
13. Transparency is crucial for ensuring fairness in decision-making processes. (Karar alma süreçlerinde adaleti sağlamak için şeffaflık önemlidir.)

15. Affirmative action policies are designed to promote fairness and equal opportunities for marginalized groups. (Olumsuz etkilere maruz kalan gruplar için eşit fırsatlar ve adaleti teşvik etmek amacıyla pozitif ayrımcılık politikaları tasarlanmıştır.)
16. The justice system must ensure fairness for all individuals, regardless of their socio-economic status. (Adalet sistemi, sosyo-ekonomik durumlarına bakılmaksızın tüm bireyler için adaleti sağlamalıdır.)
17. The concept of fairness is central to many ethical theories. (Adalet kavramı, birçok etik teori için merkezi bir öneme sahiptir.)
18. The use of standardized testing can sometimes be seen as compromising fairness in education. (Standart testlerin kullanımı, bazen eğitimde adaleti tehlikeye sokan bir durum olarak görülebilir.)
19. Mutual respect is an important component of promoting fairness in interpersonal relationships. (Karşılıklı saygı, kişiler arası ilişkilerde adaleti teşvik etmek için önemli bir bileşendir.)
20. Ensuring fairness in resource allocation is crucial for social welfare and equity. (Kaynak tahsisinde adaleti sağlamak, sosyal refah ve eşitlik için hayati öneme sahiptir.)