Examine İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Examine İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İle (With) İlgili Cümleler

İngilizce’de “with” kelimesi birçok farklı anlamda kullanılabilir. Genellikle bir şeyin birlikte olduğu başka bir şeyi ifade etmek için kullanılır. İşte “with” kelimesinin Türkçe anlamını özetleyen ve örnek cümlelerle birlikte kullanıldığı örnekler:

  1. “With” kelimesi “ile” anlamına gelir.

    • I’m going to the mall with my friends. (Arkadaşlarımla alışverişe gidiyorum.)
    • She painted the picture with a brush. (Resmi bir fırça ile boyadı.)
  2. “With” kelimesi birlikte olduğu anlamında kullanılır.

    • Can I have my coffee with cream, please? (Kremalı kahve alabilir miyim lütfen?)
    • She likes to go to the movies with her boyfriend. (Erkek arkadaşıyla sinemaya gitmeyi sever.)
  3. “With” kelimesi bir şeyin yanında, eşliğinde olduğunu ifade etmek için kullanılır.

    • He always carries his phone with him. (Her zaman telefonunu yanında taşır.)
    • She arrived at the party with a gift in her hand. (Hediye ile partiye geldi.)
  4. “With” kelimesi bir şeyin sahibi olduğunu belirtmek için kullanılır.

    • The book with the red cover is mine. (Kırmızı kapaklı kitap benim.)
    • The house with the big garden is for sale. (Büyük bahçeli ev satılık.)
  5. “With” kelimesi bir şeyin eşlik ettiği bir fiil için kullanılır.

    • She sings with a beautiful voice. (Güzel bir sesle şarkı söyler.)
    • He ate his dinner with a fork and knife. (Akşam yemeğini çatal ve bıçakla yedi.)
  6. “With” kelimesi bir durumun nedeni olduğunu belirtmek için kullanılır.

    • She’s sick with the flu. (Grip nedeniyle hasta.)
    • He’s angry with his boss. (Patronuyla kızgın.)
  7. “With” kelimesi bir kişi ya da şeyin eşliğinde olduğunu belirtmek için kullanılır.

    • He went to the gym with his trainer. (Antrenörüyle spor salonuna gitti.)
    • She watched the movie with her family. (Ailesiyle film izledi.)
  8. “With” kelimesi bir şeyin sonucunu belirtmek için kullanılır.

    • She was shaking with fear. (Korkudan titriyordu.)
    • He was red with anger. (Öfkeyle kıpkırmızı olmuştu.)
  9. “With” kelimesi bir işlemi tamamlamak için kullanılır.

    • She paid for the meal with her credit card. (Yemeği kredi kartıyla ödedi.)
    • He fixed the bike with a wrench. (Bisikleti bir ingiliz anahtarıyla tamir et
  1. “With” kelimesi bir sürecin parçası olduğunu belirtmek için kullanılır.
  • The company is growing with new employees. (Şirket yeni çalışanlarla büyüyor.)
  • She’s learning French with a language app. (Bir dil uygulaması ile Fransızca öğreniyor.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin benzerliğini belirtmek için kullanılır.
  • The cake tastes like it’s made with real butter. (Kek gerçek tereyağıyla yapılmış gibi tadıyor.)
  • Her dress looks like it’s made with expensive fabric. (Elbisesi pahalı kumaşlarla yapılmış gibi görünüyor.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin bir arada olduğunu belirtmek için kullanılır.
  • The package came with a free gift. (Paket ücretsiz bir hediyeyle geldi.)
  • The shirt comes with a matching tie. (Gömlek uyumlu bir kravatla birlikte geliyor.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin yapılırken kullanılan araç veya malzemeyi belirtmek için kullanılır.
  • He cut the steak with a sharp knife. (Bıçakla biftek kesti.)
  • She wrote the letter with a pen. (Mektubu kalemle yazdı.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin miktarını veya büyüklüğünü belirtmek için kullanılır.
  • The pizza comes with extra cheese. (Pizza fazladan peynirle birlikte geliyor.)
  • The car comes with a big trunk. (Araba büyük bir bagajla birlikte geliyor.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin yapılması için gereken koşulu belirtmek için kullanılır.
  • You can’t start the car with the key in your pocket. (Cebinizdeki anahtarla arabayı çalıştıramazsınız.)
  • You can’t enter the building without a pass with you. (Geçiş kartınız olmadan binaya giremezsiniz.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin parçası olduğunu veya dahil olduğunu belirtmek için kullanılır.
  • The new software comes with a user manual. (Yeni yazılımın kullanım kılavuzuyla birlikte geldi.)
  • The new smartphone comes with a built-in camera. (Yeni akıllı telefon dahili bir kamerayla birlikte geliyor.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin zamanını belirtmek için kullanılır.
  • She’ll be back with the documents in an hour. (Belgelerle bir saat içinde geri gelecek.)
  • He’ll be home with the kids by six. (Çocuklarla birlikte saat altıya kadar evde olacak.)
  1. “With” kelimesi bir şeyin ilişkisini belirtmek için kullanılır.
  • He’s with a new girlfriend now. (Şimdi yeni bir kız arkadaşıyla.)
  • She’s with the same company for 10 years. (10 yıldır aynı şirkette.)
  1. “With” kelimes

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.