Equality İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Equality İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Equality

Equality Türkçe anlamı olarak eşitlik anlamına gelir. Herkesin eşit haklara sahip olduğu ve fırsatların adaletli bir şekilde dağıtıldığı bir toplumda yaşamak, birçok kişi için önemlidir. Aşağıda Equality kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle verilmiştir:

1. Equality is a fundamental human right that should be upheld by all societies. (Eşitlik, tüm toplumlar tarafından savunulması gereken temel bir insan hakkıdır.)
2. We need to work towards achieving greater equality in our education system. (Eğitim sistemimizde daha büyük bir eşitlik elde etmek için çalışmamız gerekiyor.)
3. The company is committed to promoting equality in the workplace. (Şirket, işyerinde eşitliği teşvik etmeye kararlıdır.)
4. The law should ensure equality for all citizens, regardless of their race or gender. (Kanun, ırkları veya cinsiyetleri ne olursa olsun, tüm vatandaşlar için eşitliği sağlamalıdır.)
5. We must continue to fight for equality and justice for all people. (Tüm insanlar için eşitlik ve adalet için mücadeleye devam etmeliyiz.)
6. The government has pledged to promote equality and diversity in all areas of society. (Hükümet, toplumun tüm alanlarında eşitliği ve çeşitliliği teşvik etmeyi taahhüt etti.)
7. The school is committed to ensuring equality of opportunity for all its students. (Okul, tüm öğrencileri için fırsat eşitliğini sağlamaya kararlıdır.)
8. Gender equality is an important issue that needs to be addressed at all levels of society. (Cinsiyet eşitliği, toplumun tüm seviyelerinde ele alınması gereken önemli bir konudur.)
9. The company’s equality policy ensures that all employees are treated fairly and with respect. (Şirketin eşitlik politikası, tüm çalışanların adil ve saygılı bir şekilde muamele görmesini sağlar.)
10. Discrimination on the basis of race or gender is a violation of equality and human rights. (Irk veya cinsiyet temelinde ayrımcılık, eşitlik ve insan haklarının ihlalidir.)
11. The government needs to take steps to promote equality in healthcare access for all citizens. (Hükümet, tüm vatandaşlar için sağlık hizmetlerine erişimde eşitliği teşvik etmek için adımlar atmalıdır.)
12. The organization is committed to promoting equality and inclusion for people with disabilities. (Örgüt, engelli insanlar için e

şitliği ve dahil edilmesini teşvik etmeye kararlıdır.)
13. Achieving equality requires a collective effort from all members of society. (Eşitliği elde etmek, toplumun tüm üyelerinin ortak çabası gerektirir.)

14. The company’s equality policy prohibits any form of discrimination based on age, race, gender, or religion. (Şirketin eşitlik politikası, yaş, ırk, cinsiyet veya din temelinde herhangi bir ayrımcılık yapılmasını yasaklar.)
15. The government should prioritize the promotion of equality in access to education and job opportunities. (Hükümet, eğitim ve iş imkanlarına erişimde eşitliğin teşvik edilmesine öncelik vermelidir.)
16. We must work to eliminate all forms of inequality and promote equality for all. (Tüm eşitsizlik biçimlerini ortadan kaldırmak ve tüm insanlar için eşitliği teşvik etmek için çalışmalıyız.)
17. The organization’s mission is to promote social justice and equality for all people. (Örgütün misyonu, tüm insanlar için sosyal adalet ve eşitliği teşvik etmektir.)
18. The government must address the underlying causes of inequality to achieve equality for all citizens. (Hükümet, tüm vatandaşlar için eşitliği elde etmek için eşitsizliğin temel nedenleriyle başa çıkmalıdır.)
19. We must work to create a society where everyone is treated with equality and respect. (Herkesin eşitlik ve saygıyla muamele edildiği bir toplum yaratmak için çalışmalıyız.)
20. Equality is not just a legal requirement, but a moral imperative for all members of society. (Eşitlik, sadece yasal bir gereklilik değil, toplumun tüm üyeleri için ahlaki bir zorunluluktur.)