Enable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Enable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Enable Kelimesinin Türkçe Anlamı:

Enable kelimesi, bir şeyin yapılabileceği ya da kullanılabileceği duruma getirilmesi anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. Enable the cookies on your browser to access the website. (Websitesine erişmek için tarayıcınızdaki çerezleri etkinleştirin.)
  2. He took a computer course to enable him to work from home. (Evden çalışmasına olanak sağlamak için bilgisayar kursuna katıldı.)
  3. The new law will enable more people to apply for citizenship. (Yeni yasa, daha fazla insanın vatandaşlık başvurusunda bulunmasına olanak sağlayacak.)
  4. The software update will enable the program to run more smoothly. (Yazılım güncellemesi, programın daha sorunsuz çalışmasına olanak verecek.)
  5. The company’s new policy enabled employees to work from home. (Şirketin yeni politikası, çalışanların evden çalışmasına olanak sağladı.)
  6. The new technology enables us to communicate with people around the world. (Yeni teknoloji, dünyanın dört bir yanındaki insanlarla iletişim sağlıyor.)
  7. We need to enable more people to access education. (Daha fazla insanın eğitime erişimini sağlamamız gerekiyor.)
  8. The company is working to enable greater collaboration between departments. (Şirket, bölümler arasında daha büyük işbirliğini sağlamak için çalışıyor.)
  9. She needs to enable the microphone on her computer to participate in the online meeting. (Online toplantıya katılmak için bilgisayarındaki mikrofonu etkinleştirmesi gerekiyor.)
  10. The new feature enables users to customize their settings. (Yeni özellik, kullanıcıların ayarlarını özelleştirmesine olanak tanır.)
  11. The training program is designed to enable employees to work more efficiently. (Eğitim programı, çalışanların daha verimli bir şekilde çalışmasına

    olanak sağlamak için tasarlanmıştır.)

  12. He needs to enable the location services on his phone to use the map. (Haritayı kullanmak için telefonundaki konum servislerini etkinleştirmesi gerekiyor.)
  13. The new system will enable us to track our inventory more effectively. (Yeni sistem, stoklarımızı daha etkili bir şekilde takip etmemize olanak sağlayacak.)
  14. The company is working to enable greater access to healthcare. (Şirket, daha büyük bir sağlık hizmetine erişimi sağlamak için çalışıyor.)
  15. The new feature will enable users to save their work automatically. (Yeni özellik, kullanıcıların işlerini otomatik olarak kaydetmelerine olanak sağlayacak.)
  16. She needs to enable the notifications on her phone to receive updates. (Güncellemeleri almak için telefonundaki bildirimleri etkinleştirmesi gerekiyor.)
  17. The new equipment will enable us to produce more efficiently. (Yeni ekipman, daha verimli bir şekilde üretmemize olanak sağlayacak.)
  18. The new policy will enable the company to be more environmentally friendly. (Yeni politika, şirketin daha çevre dostu olmasına olanak verecek.)
  19. The new feature enables users to share their work with others. (Yeni özellik, kullanıcıların işlerini diğerleriyle paylaşmasına olanak tanır.)
  20. The new system will enable us to process orders more quickly. (Yeni sistem, siparişleri daha hızlı işleme etmemize olanak sağlayacak.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.