Emerge İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Emerge
Emerge kelimesi Türkçede “ortaya çıkmak, belirmek” anlamına gelir.
İşte 20 örnek cümle:
- A new star emerged in the night sky. (Gece gökyüzünde yeni bir yıldız belirdi.)
- The truth will eventually emerge. (Gerçek sonunda ortaya çıkacak.)
- The butterfly emerged from its cocoon. (Kelebek koza içinden çıktı.)
- The sun emerged from behind the clouds. (Güneş bulutların arkasından çıktı.)
- The company is expected to emerge as a market leader. (Şirketin bir piyasa lideri olarak ortaya çıkması bekleniyor.)
- The submarine emerged from the water. (Denizaltı suyun yüzeyine çıktı.)
- The details of the scandal began to emerge. (Skandalın detayları ortaya çıkmaya başladı.)
- The snake emerged from its hiding place. (Yılan saklandığı yerden çıktı.)
- A new trend has emerged in fashion. (Modada yeni bir trend ortaya çıktı.)
- The child emerged from the ball pit with a big smile on his face. (Çocuk, yüzünde büyük bir gülümsemeyle top havuzundan çıktı.)
- The singer emerged on stage to thunderous applause. (Şarkıcı, gök gürültülü alkışlarla sahneye çıktı.)
- The flowers emerged from the ground in spring. (Çiçekler baharda topraktan çıktı.)
- The winner of the race finally emerged after a long and grueling competition. (Yarışın galibi uzun ve yorucu bir mücadelenin ardından nihayet ortaya çıktı.)
- The suspect’s fingerprints emerged as a match for the crime scene evidence. (Şüphelinin parmak izleri, suç mahalli kanıtlarıyla eşleşti.)
- A pattern began to emerge in the data. (Verilerde bir desen ortaya çıkmaya başladı.)
- The city emerged from the fog as we approached. (Kent, yaklaştıkça sisiyle ortaya çıktı.)
- The athlete emerged as a champion after years of hard work and training. (Sporcu, yıllar süren çalışma ve eğitimin ardından şampiyon olarak ortaya çıktı.)
- The moon emerged from behind the clouds. (Ay bulutların arkasından çıktı.)
- A new theory emerged to explain the phenomenon. (Olayı açıklamak için yeni bir teori ortaya çıktı.)
- The truth about the accident slowly emerged as witnesses came forward. (Kazayla ilgili gerçek, şahitler ortaya çıktıkça yavaşça açığa çıktı.)
- The artist’s unique style emerged as a result of experimentation and exploration. (Sanatçının benzersiz tarzı, deneyim ve keşiflerin sonucunda ortaya çıktı.)
- The boat emerged from the mist. (Tekne sisin içinden çıktı.)
- The importance of the issue gradually emerged as more people became aware of it. (Daha fazla insan farkındalık kazandıkça, konunun önemi yavaşça ortaya çıktı.)
- The truth behind the mystery began to emerge as clues were uncovered. (Gizemin ardındaki gerçek, ipuçları ortaya çıktıkça açığa çıkmaya başladı.)
- The whale emerged from the water, spouting water from its blowhole. (Balina, balina deliğinden su fışkırtarak sudan çıktı.)
- The company struggled for years before finally emerging as a profitable enterprise. (Şirket, karlı bir işletme olarak ortaya çıkmadan önce yıllarca mücadele etti.)
- The sun emerged from the horizon at dawn. (Güneş şafağın başında ufuktan çıktı.)
- The true nature of the disease began to emerge as more research was conducted. (Daha fazla araştırma yapıldıkça, hastalığın gerçek doğası ortaya çıkmaya başladı.)
- The team emerged victorious in the championship game. (Takım, şampiyonluk maçında galip olarak ortaya çıktı.)
- The hiker emerged from the woods, exhausted but triumphant. (Yürüyüşçü, yorgun ama zafer kazanmış şekilde ormandan çıktı.)
Hemen Yorum Yaz