Emerge From Something As Something İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Emerge From Something As Something İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Emerge From Something As Something İle İlgili Örnek Cümleler

Anlamı: Bir şeyden ortaya çıkmak veya belirginleşmek.

  1. After months of hard work, she emerged from the project as a skilled project manager. (Aylar süren çalışmanın ardından, becerikli bir proje yöneticisi olarak ortaya çıktı.)
  2. The butterfly emerged from its cocoon as a beautiful creature. (Kelebek güzel bir yaratık olarak kozasından çıktı.)
  3. The athlete emerged from the competition as the winner. (Sporcu yarışmadan galip olarak çıktı.)
  4. The sun emerged from behind the clouds, illuminating the landscape. (Güneş bulutların arkasından çıkarak manzarayı aydınlattı.)
  5. The truth emerged from the investigation as a shocking revelation. (Gerçek soruşturma sonucu şok edici bir ortaya çıkışla gün yüzüne çıktı.)
  6. The flowers emerged from the ground as a sign of spring. (Çiçekler topraktan çıkarak baharın habercisi oldular.)
  7. The singer emerged from obscurity as a rising star in the music industry. (Şarkıcı, müzik endüstrisinde yükselen bir yıldız olarak tanındı.)
  8. The company emerged from bankruptcy as a stronger and more efficient organization. (Şirket iflasın eşiğinden çıkarak daha güçlü ve verimli bir kuruluş haline geldi.)
  9. The island emerged from the mist as a mysterious and enchanting place. (Adanın sislerden çıkarak gizemli ve büyüleyici bir yer olduğu ortaya çıktı.)
  10. The artist emerged from his solitude as a creator of beautiful works of art. (Sanatçı yalnızlığından güzel sanat eserleri yaratan bir yaratıcı olarak ortaya çıktı.)
  11. The city emerged from the war as a devastated and ruined place. (Şehir savaştan tahrip edilmiş ve yıkık bir yer olarak çıktı.)
  12. The bird emerged from its nest as a symbol of new beginnings. (Kuş yuvasından yeni başlangıçların simgesi olarak çıktı.)
  13. The idea emerged from the brainstorming session as a promising business venture. (Fikir beyin fırtınası oturumundan umut veren bir iş girişimi olarak ortaya çıktı.)
  14. The team emerged from the playoffs as the champions of the league. (Takım play-off’lardan lig şampiyonu olarak çıktı.)
  15. The moon emerged from behind the mountain, casting a shadow on the valley below. (Ay dağın arkasından çıkarak aşağıdaki vadide gölge oluşturdu.)
  16. The writer emerged from years of writer’s block as a prolific author. (Yazar yıllarca süren yazar bloğundan verimli bir yazar olarak ortaya çıktı.)
  17. The ship emerged from the fog as a ghostly apparition. (Gemiyi sislerden çıkarak hayaletimsi bir görüntü olarak ort

aya çıktı.)
18. The athlete emerged from injury as a stronger and more determined player. (Sporcu sakatlıktan çıkarak daha güçlü ve kararlı bir oyuncu haline geldi.)

  1. The company emerged from the pandemic as a leader in remote work solutions. (Şirket pandemiden çıkarak uzaktan çalışma çözümleri konusunda lider bir konuma geldi.)
  2. The painting emerged from the canvas as a masterpiece of art. (Tablodan sanat eseri olarak ortaya çıkan bir başyapıt oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.